(BİR ANI)

Bir ay süren Dünya Kupası futbol Kupası sonlandı. Fransa dünya şampiyonu oldu. Bizim de izleyici olarak içimiz dışımız top oldu.

Kentimizde gerçekleştirilen Kırkpınar Yağlı güreşleri de Pazar günü akşamı üstü sonlandı. Orhan Okulu Baş pehivan oldu ve altın kemeri hak etti.

15 Temmuz destanında şehitlerimiz ikinci kez anıldı

Ülkemiz halkın da desteği ile darbe girişimi engellendi. Kanlı ve sivil bir girişimdi.

Nasıl olursa olsun ülkemiz artık bir darbeler ülkesi olmamalı, olmayacaak. Demokrasiye dönüş yolunda insanımızın gösterdiği olağanüstü direniş takdire değer doğrusu. Şehitlerimize rahmet, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum.

Dünya kupası da bir süre önce bitti, demiştik. İlginç ve sürprizlerle dolu maçlar izledik. Bir dünya kupasında olanlar biraz yavan ve çarpıcı geldi bana:

Kendi kalesine bilerek ya da bilmeden gol atmak,

Uzatmalarda atılan goller,

Kaçırılan penaltılar,

Sakatlanan oyuncular,

Sarı kart bolluğu,

Kaçırılan fırsatlar,

Olumlu olumsuz şans topları,

Oyuncuların ilginç saç modelleri,

Ve görüntüye giren tükürükler…

Hepsi bir bir yana.yana, seyirci düşkünlüğü. 70 bin, 90 bin kişinin statların hıncahınç dolup taşması beni şaşırttı. Bu denli düşkünlük oldukça abartılı geldi bana.Oysa benim bildiğim spor rant kapısı değildir. Amatörce yapılan spor spordur, dense bile kim anlar, kim dinler. Sistemin yuvarladığı yer burası işte.

İzleyenlerin şaşırtıcı giysileri, tezahüratlarda görülen gürültü ve uğultu.

Galip gelen takımların ülkelerinde sabahlara değin süren galibiyet çığlıkları.. Nitekim Fransa’nın sabahlara değin süren şampiyonluk kutlamaları, gelen haberlere göre yağmaya ve iki kişinin ölümüyle sonuçlanmış… Yazık değil mİ? Bu denli şıımarıklıkla ispatlanmak istenen nedir, anlamadım gitti.

Bunlar ve benzerleri çılgınlık değil dene? Aklıma kötü şeyler geliyor hep. Spor kardeşlik içindir, düşmanlık için değil.

Kırkpınarlar iyi geçti, ekranlardan izleyebildiğim kadar. Otellerde yer kalmadığı için (büyük basının haberi) halk yeşil alanlarda geceyi geçirmiş.

Bu tavır yer kalmadığı için mi yoksa beleş-palas tercihi mi? Başka güzel şeylerin hiç mi önemi yoktu? Böyle önemli bir geleneğe yer vermemek önemsiz mi a büyük basın?

Neyse geçti gitti.

Hiçbir sorun da çıkmadı.

Önemli olan da buydu sanıyorum. Emeği geçenlerin tümünü kutluyorum.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.