Köylerimizin birçoğunun bahçeleri, evlerinin çevresi çok bakımsız, bahçelerde dikili ağaçların yıllardır aynı durumda. Ağaçların bakımı yapılıp budanmadığını, evlerin kenarlarındaki avluların köylere yakışmadığını görüyoruz.
Halkımız ,örnek alınması gereken bir hizmeti, güzellikleri çevresinde gördüğünde veya birileri önderlik ettiğinde ona uyum sağlar ve uygular. .
Köylerin bahçelerine ve avlularına yapılacak düzenlemelerde bazı devlet görevlilerimiz, mahalli yöneticilerimiz önderlik etse, örnekler sunup daha modern avluların yapılmasını önerip köylülerin bilgi sahibi olmaları sağlansa köylülerimiz buna onay verir.
Köylerimizde bahçelerdeki ağaçların bakımı ve budanmasına dikkat edilmiyor.Meyve ağaçlarının aşılanması halinde daha çok verim alınabilecek. Ne yazık ki, böyle bir alışkanlığımız yok.
Köy yolları çevresi uzun yıllardır aynı görünümde düzensiz, bakımsız.Köylülerimizin de medeniyetin sağladığı çağdaş haklardan yararlanması yasal haklarıdır .
Onun için köylerin modern,çağdaş görünüm kazanması için kendi gayretleri ve gerekirse yetkililerden yardım talepleri olması gerekir
Bazı köylerimize kurulan kanalizasyon şebekeleri ne durumda.?
Çevrenin hijyen olup olmadığı sık sık kontrol ediliyor mu ?
Köylüler meralardan yeterince yararlanıyor mu?
Bazı köylerde meralar başka amaçla kullanılıyor.
Bu hayvancılığın gelişmesine engel oluyor.
İçme suları yeterli değil.
Bu ve benzeri, köylülerimizin sağlığı geçim şartları ile yakından ilgili konular köylülerimiz ve muhtarlarımız,siyasi partiler,İl genel meclis üyeleri aracılığı ile sık sık gündeme getirilip eksik olanların yapılması için gayret gösterilmeli.
Atatürk, yıllar önce ülkenin kalkınması için köylünün efendi olması gerektiğini vurgulamış. Bu efendiliği ve gereken saygıyı kazanmak ancak köylülerimizin gayreti ile gerçekleşir.
Bugün köylülerimizin hakları Mecliste köy kökenli olmayan,köylerin sorunlarını bilmeyen temsilcilerce öylesine sağlanıyor.Köy kökenli, köyde yaşayan köyün sorunlarına vakıf bir parlamenterimiz yok. Başkalarının, bugüne kadar köylülerin hakkını nasıl savunduğunu köylülerimiz gözden geçirmeli.
Ancak o zaman köylere yeterli hizmet ve köylerimizin güzelliği daha kısa zamanda sağlanmış olur.Kahvelerde her akşam bir araya geldiklerinde köylülerimizin günlük muhabbetleri dışında bu meseleyi de gündeme almaları zorunlu hale gelmiştir.
-----------
FIKRA
BU SEFER DE
İki eski dost yolda karşılaşır. Sarılıp kucaklaşmanın ardından biri sorar:
-“ Bak 35 yaşına bastın hala bir yuva kurmadın mı?”
-“ Bir türlü evlenemedim ne yapayım evlenmek için hangi genç kızı anneme gösterdiğimde, hiç birini gözü tutmadı.
Nihayet geçen yıl turnayı gözünden vurdum sandım.Çünkü kız da tıpkı anneme benziyordu.
Amma yine olmadı”
-“ Neden.?”
-“Bu kez de babam anneme benzediği için beğenmedi”
-----------------
MÜTEAHHİT
Geçişlerde kolaylık sağlamak için cennet ile cehennem arasında bir köprü yapılmasına karar verilir.Köprünün yarısını cehennemdeki müteahhitler diğer yarısını ise cennettekiler yapacaktı.İnşaatın cehennemde olan kısmına süratle başlanmış neredeyse ortaya gelindiğinde şüphelenip sormuşlar:
“Cennet tarafındaki inşaat neden başlamadı.?”
Cennetten cevap gelmiş:
“şu anda elimizde müteahhit yok da”