Bu günlerde sokak itleri yine çoğaldı. Hırlayıp, yüksek sesle havlamalar çoğaldı.Bir de insanlarca bakılan, sokaklarda gezdirilen burmalı itler var. Zaman zaman böyle çoğalıp azıtmaktalar. Belediye görevini yapacak elbet.
Bir de başıboş gezen atlar var. Üç-dört tane bunlar. Sokak sokak gezinip durmaktalar.Yeşil alanlarda otlayıp caddeleri ve yaya kaldırımlarını kirletiyorlar. Bu son günlerde pek görünmeseler de uzunca süredir arada sırada göze batmaktalar. İlgili ve yetkililerin haberi vardır ve gereken önlemler alınır umarım.
Bu minik uyarılardan sonra okuduğum bir şiir kitabından söz etmek istiyorum.SONE yayınlarınca kotarılan 144 sayfalık kitap, COŞKUN KARABULUT imzalı.” BENİ ZAMANSIZ BIRAK- Toplu şiirler-“ Bizim kuşağa göre genç sayılan ozan 193 şiir sığdırmış kitabına. GARİP akımına yakın gibi bu kısa ve güzel şiirler.Az sözle bir derinlik ve duygu yükü ile çiçeklenen şiirler sıkmadan, sıkılmadan okunabilir.Şiirlerin birbirinden güzel olduğunu söylemeliyim.Ancak iki şiir daha bir başka güzel ve vurucu gibi geldi bana. Şimdi kitaptan bu iki şiiri aktarıyorum:
NUMARA
Ateşim yükselse birden
Titreme nöbetleri gelse
Bütün hastaneler
Sana sevk etseler beni
Elini alnıma koysan
Elini koysan alnıma
Elini diyorum
Alnıma koysan elini
Kalbimi dinlesen sonra
“Aaaa!... de bakiyim” desen
“Ceee!…” desem sana
“Ceee!...”
Desem
Şiirim bana benzer
Derler ki
Şiir
Kısa
Öz
Ve çarpıcı olmalıdır
Arınmalıdır yinelenmelerden
Gereksiz fazlalıklardan
İmgelerle örülmelidir dizeler
Her okunuşunda
Yeni çağrışımlar uyandıran
İyi ki de kısayım
Hem de öz ve çarpıcı
Her sabah uyanışımda
Bir başka ben bulurum
Yeni tadlara ulaşmış
Yoksa
Yoksa ben şiir miyim
Coşkun Karabulut