Saadet Partisi (SP) Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Grup Başkanvekili ve İstanbul Milletvekili Bülent Kaya, İktidarın faiz artışına izin vermesini eleştirdi.
Kaya, partisinin Edirne il başkanlığında yaptığı basın toplantısında iktidarın aldığı bir çok kararı eleştirdi. 14 Mayıs seçimlerine giderken var olan kaygılarının ortadan kalkmadığını, aksine daha da arttığını kaydeden kaya, faizlerin artmasını eleştirdi. Kaya, “İktidarın faiz ve enflasyonla ilgili politikalarının kısaca sıcak parayla olan ilişkilerinin bu ülkeyi felakete doğru götürdüğünü, bu ülkenin kaynaklarının milletin hizmetinden çok ranta ve faize aktarıldığına dair eleştirilerimiz vardı. Bu iktidar ise sayın Cumhurbaşkanı 21 Nisan 2023 yani seçimden sadece 1 ay önce Merkez Bankası’nın politika faizi yüzde 8.5’ken milletin huzurunda şöyle bir söz verdi; ‘bu kardeşiniz bu iktidarda olduğu müddetçe faizler asla yükselmeyecek, faizleri ve enflasyonun birlikte düştüğüne şahit olacaksınız’ demişti. Seçimlerden bir ay sonra iktidara geldi ve Haziran’da yüzde 8.5 olan faizi önce yüzde 15’e, daha sonra yüzde 17.5’a, daha sonra yüzde 25’e, daha sonra yüzde 30’a en son dün Merkez Bankası politika faizini yüzde 35’e çıkardı. Yani seçimden bir ay önce asla faiz artışı olmayacak diyen bir iktidar seçildikten hemen sonra yüzde 8.5 olan faizi 5 aylık süre içerisinde yüzde 35’e kadar çıkardı” dedi.
"YARGIYA KARŞI GÜVEN KAYBOLUYOR"
Kaya sözlerini şöyle sürdürdü:
"Adaletle ilgili kaygılarımız orta yerde duruyorken geçtiğimiz hafta İstanbul’un en büyük adliyelerinden olan Anadolu Adliyesi’nin Cumhuriyet Başsavcısı artık yargı içerisindeki rüşvet tarifesini yayınladı. Tahliye etmenin, erişim engeli getirmenin, tedbir kararı almanın maliyetlerini açıkladı. Artık parası olanın yargıdan karar çıkartabileceği bir ülke olduğunu, bir yargı mensubu hem de Cumhuriyet Başsavcısı itiraf ediyor ve HSK’ya bir an önce bu tedbirleri alın diyor. Dün Anayasa Mahkemesi Can Atalay ile ilgili bir hak ihlali kararı verdi. Normalde hak ihlali kararı verildikten sonra tahliye edilmesi gereken bir kişinin bir dakika bile tutulu kalması o kişinin devlet eliyle bir hak ihlaline uğramasına sebep olur. Maalesef aradan geçen süreye ve telefon trafiğine rağmen hala körleri ve sağırları oynayan bir yargımız var. İnsanlar maalesef yargıya karşı güveni her geçen gün kaybediyorlar."
SAADET PARTİSİ OLARAK HEMEN TEPKİMİZİ KOYDUK
İsrail’in ve Amerika’nın bırakın bu bölgede bir dünya barışını tesis etmeyi, dünya barışına açıkça bir tehdit olduklarını, mazlum insanların kendi yurtlarından sürgün edilerek öldürüldüğü ve fosfor bombalarına maruz bırakıldığı süreci hep beraber dünyanın gözü önünde yaşıyoruz. Bunlar yaşanırken de Saadet Partisi olarak ilk günden itibaren hem meydanlarda tepkimizi koyduk hem de TBMM’de araştırma komisyonu oluşturulmasını talep ettik, hem de Dışişleri ve Mısır Büyük Elçiliği’ne müracaat ederek oraya milletvekillerimizden oluşan bir heyet göndererek insan hakları ihlallerini yerinde tespitini istedik. İktidar partisi ne yaptı? Sadece slogan ve olayların üzerinden 20 gün geçtikten sonra yarın İstanbul Atatürk Havalimanı’nda bir miting tertipleme kararı aldılar. Siz kendinizi bu coğrafyada kendinizi etkin bir aktör olarak gösteriyorsanız, sadece bir telefon trafiği yetmez. Biden'ın soluğu Telaviv'de aldığı gün sizin de soluğu Mısır'da almanız lazım, Gazze'de almanız lazım ve diğer İslam ülkelerinde almanız lazım. Maalesef Türkiye'nin dış politikası da büyük Türkiye hayaline uygun olmayan bir süreç."
Toplantıya SP il başkanı Sinan Tekin ve il yönetimiyle partililer de katılarak destek verdi.
Yavuz Göktaş
