Atatürkçü Düşünce Derneği Edirne Şubesi Yönetim Kurulu adına, ADD Edirne Şubesi Y.K.Başkanı Celil Özcan, İkinci İnönü Zaferinin 101. Yıldönümü nedeniyle bir mesaj yayınladı.
Özcan, "Birinci İnönü Muharebesinden kazanç sağlayamayan ve Türk Kuvvetlerinin güçlenmesine imkân vermeden imhasını sağlamak; Eskişehir ve Afyon stratejik bölgesini ele geçirmek ve Sevr Antlaşması hükümlerini zorla TBMM Hükümetine kabul ettirmek maksadıyla 23 Mart 1921 günü ileri harekata geçen Bursa bölgesine çekilen 3. Yunan Kolordusu ve Uşak bölgesinde bulunan 1. Yunan Kolordusu Londra Konferansı'na gitmek için hazırlanan Türk temsilcileri daha yoldayken, tüm barış kapılarını kapayıp, biri Afyonkarahisar diğeri Eskişehir istikametinde iki koldan saldırıyı başlattılar.
Mirliva (Tuğgeneral) İsmet Paşa komutasındaki birlikler, karargahı Eskişehir'de olmak üzere, güneyden kuzeye 11, 24, 61nci Piyade Tümenleri birinci hatta; 3ncü Piyade Tümeni ve 1nci Süvari Tugayı örtme görevini müteakip ihtiyatta olacak şekilde, İnönü mevzilerinde savunma için tertiplendi.
Yunan birlikleri muharebenin ilk dört gününde, 24 Mart'ta Dumlupınar'ı, 27 Mart'ta da Afyon'u ele geçirdiler. Eskişehir yönünde gelişen Yunan saldırısı ise Birinci İnönü Muharebesi'nde takip edilen yoldan ilerlemekteydi. İnönü mevkiindeki çatışmalar 27 Mart sabahı başladı.
AFYONU İŞGAL EDEN YUNAN KUVVETLERİ ÇAY-BOLVADİN HATTINA KADAR İLERLEMİŞLERDİ
Yunan ordusunun ilk günlerde etkili taaruzlar yapması üzerine bu sıkışık anda takviye olmak üzere TBMM'nde alınan karar doğrultusunda Meclis Muhafız Taburu ile birlikte Milli Savunma Bakanı Fevzi Paşa cepheye gitti. Mevzilerin savunulmasında hiç zaaf göstermeyen ve emirlerinde son derece kesin davranan Cephe Komutanı İsmet Paşa'nın başarılı karşı taarruz emriyle düşman güçleri geri çekilmek zorunda kaldılar. Yunan ordusu bu çekilişi sırasında Türk süvarilerinin ısrarlı takipleri sonucunda ağır kayıplar vermiştir. Buna karşılık Yunan ordusunun güney cephesinde yaptığı taarruz gelişme göstermiş, Afyonu işgal eden Yunan kuvvetleri Çay-Bolvadin hattına kadar ilerlemişlerdi. Ancak Yunan birlikleri 30 Mart'ta yaptıkları ikinci saldırıda da geri püskürtülünce güneyde Afyon şehrinden çekilmek zorunda kaldılar. Geri çekilen Yunan ordusuna Türk süvarileri tarafından Yenişehir ovasında kuvvetli bir darbe indirilmiştir.
İSTİLA ALTINDAKİ TOPRAKLARIMIZLA BERABER BÜTÜN VATAN, BUGÜN EN ÜCRA KÖŞELERİNE KADAR ZAFERİNİZİ KUTLUYOR
Yunanların mağlubiyeti Batı Cephesi Komutanı İsmet Paşa tarafından 1 Nisan 1921'de TBMM Başkanı Mustafa Kemal Paşa'ya telgrafla duyurulur. "Düşman, binlerce ölüsüyle doldurduğu savaş meydanını silahlarımıza bırakmıştır" diye çekilen telgrafa Mustafa Kemal Paşa cevaben "Siz orada yalnız düşmanı değil milletin makus talihini de yendiniz. İstila altındaki topraklarımızla beraber bütün vatan, bugün en ücra köşelerine kadar zaferinizi kutluyor" diye yazmıştır.
II. İnönü Zaferi sonucunda, TBMM’nin otoritesi daha da güçlenmiş, düzenli orduya katılım hızlanmıştır. TBMM, varlığını tüm Avrupa ülkelerine kabul ettirdi. İçte ve dışta nüfuz ve saygınlığı artmıştır. Avrupa ülkelerinde İngiliz ve Yunan politikasına karşı güvensizlik ve muhalefet başlamıştır. İtalyanlar Güneybatı Anadolu’dan, Fransızlar Zonguldak’tan çekilmeye başlamıştır. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin kazandığı zaferler, İtilaf Devletlerinin Türkler hakkında yararlı kararlar almasını sağlamıştır. Fransa TBMM’ye barış önerisinde bulunmuştur (Ancak Kütahya-Eskişehir Savaşları ve yenilgisi sonucu barış askıya alınarak görüşmeler kesintiye uğramıştır). Yunanlılar Anadolu’ya 52.000 kişilik saldırı gücü yüksek birlikler göndermişlerdir.
İTALYA YÖRE HALKINA NEDEN İYİ DAVRANDI?
Bu savaşın en önemli sonucu, İtalyanların Anadolu’dan kuvvetlerini çekmeye başlamasıdır. Antalya yöresini işgal eden İtalyanlara karşı bir direniş olmamış, bir cephe kurulmamıştır, çatışma yaşanmamıştır. İzmir’i Yunanistan’a kaptıran İtalya’nın hem Yunanistan’dan öç almak hem de ileride ekonomik ayrıcalıklar elde etmek amacıyla yöre halkına iyi davrandıkları bilinmektedir."
Gözde Kabasakal