ÇİFTÇİYE ÜRETİM TAKTİĞİ

Edirne İl Tarım ve Orman Müdürlüğü, ayçiçeği üretim teknikleri çiftçi eğitim programı düzenledi. Namık Kemal Üniversitesi Tarla Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi  Prof. Dr. Fadul Önemli'nin de katılımıyla gerçekleşen toplantıda çiftçiye ayçiçeği üretimi hakkında bilgiler verildi.

ÇİFTÇİYE ÜRETİM TAKTİĞİ

Edirne İl Tarım ve Orman Müdürlüğü, ayçiçeği üretim teknikleri çiftçi eğitim programı düzenledi. Namık Kemal Üniversitesi Tarla Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi  Prof. Dr. Fadul Önemli'nin de katılımıyla gerçekleşen toplantıda çiftçiye ayçiçeği üretimi hakkında bilgiler verildi.

Emre SEDEF
Emre SEDEF
15 Şubat 2024 Perşembe 00:00
ÇİFTÇİYE ÜRETİM TAKTİĞİ

Program saygı duruşunun ardından İstiklal Marşının okunmasıyla başladı. İlk kürsüye çıkıp konuşmalarını gerçekleştiren Trakya Birlik Yönetim Kurulu Başkanı Şafak Kırbiç '' Ayçiçeği ülkemiz, bölgemiz için gerçekten çok önemli bir bitki. Hak ettiği değeri belki alamasa bile, inşallah önümüzdeki dönemlerde Ayçiçeği hak ettiği gibi alacaktır. Dünyaya baktığımızda Ayçiçeği üretiminde yaklaşık 60-70 milyon ton gibi bir üretim miktarı var. Bunun da yaklaşık 30-35 milyon tonu iki ülke tarafından, Ukrayna ve Rusya tarafından üretilmekte. Ancak ülkemize geldiğimizde geçtiğimiz yıl, bir önceki yılın fiyatlarından dolayı ciddi bir üretim Türkiye tarihinde ilk defa yaklaşık 1 milyon 950-2 milyon ton gibi bir üretim gerçekleşti. Ardından fiyat baskısı ile fiyatların, ithalat fiyatlarının düşük olması sebebiyle hem üretim miktarında hem de ekiliş miktarında hem de bölgemizde özellikle Tekirdağ bölgesinde ciddi bir kurallıktan dolayı yaklaşık 1-400-1-500-1.5 milyon ton gibi bir üretim miktarına düştük. Bu da ülkemiz ihtiyacının ancak yarısını karşılayabilmekte. Yani açıkçası biz ithalata bağımlı bir ülkeyiz. Biz kendi üretimiyiz üretebilir miyiz elbette hocam da bunlardan bahsedecektir biraz sonra. Tabi ki üretebiliriz. Çünkü Ayçiçek bitkisi ülkemizin her alanında kuzeyden doğuya, yöneyden batıya, her tarafta doğudan batıya yetişebilen bir bitki. Ve küçük sulamalarla, çok küçük su miktarlarıyla iki katına kadar verim artışı sağlanan bir bitki. Bu yüzden biz de bakanlığımızda, sayın il müdürümüz de burada çeşitli raporlar verdik sayın bakanımıza, bürokratlarımıza, her görüştüğümüzde Ayçiçek üretim miktarının arttırılması gerektiği. Çünkü ülkemizin ihtiyacını pandemi döneminde hepimiz gördük, insanlarımız o dönemde ülkeler, elinde bulunan ülkeler dahi ihtiyacının fazlasını bile satmama yoluna gitti. O zamanda da insanlarımız bizim panik yaptı, Ayçiçek yok mu, yağ yok mu? Çünkü yağ ülkemizde, eski yıllardan kalan bizim insanlarımızın bilinçaltında böyle bir ilginç bir gıda. O yüzden de biz ülke ihtiyacının karşılanması aşamasında, az önce dediğim gibi bakanlığımıza, ilgili bürokrasimize sürekli raporlar halinde biz de tarım bakanımıza da bunları ilettik. Ancak da bu üretim miktarının yakalanmasında birinci öncelik, çiftçimizin para kazanması. İşte bunlar, ithalat baskısı dünyada bu ürün fiyatları ucuz, oralarda işletmiyor büyüklükler, işte bir takım girdilerden dolayı. Biz de bunu çiftçimizi gümrük vergileriyle korumalı, destekleme fiyatlarıyla korumalı ve üretim miktarını arttırmalıyız. Çünkü bu dönem geldiğimizde de Sayın Bakanımız da iletti kendisine, üretim miktarının işlemeye düştüğü ile ilgili, tabi ki kuraklıkta var ama üretim alanlarında, özellikle Anadolu'da birçok bölgede eğitiminden vazgeçildi. Çünkü o bölgelerin bir takım alternatifleri var. İşte mısır, şeker, pancara ekilebilir, nohut, fasulye, mercimek ekilebilir. Fakat biz de kendisine dedik ki, Trakya'da çok fazla bir alternatif yok. Su havlalarında çertik, diğer alanlarda mecburen buğday ve ayçiçeği tarımı yapılmak zorunda. Bizde nasıl bir desen değişebilir  Bizde de eskiden olduğu gibi, sizler de bilirsiniz, iki yıl buğday, bir yıl ayçiçeği. Tabi bunun da çeşitli sıkıntıları var. Bir takım buğdaydaki hastalıklar oluşabilir, bir de buğday deseninde ülke ihtiyacını, buğdayı karşılamaktayız ülkemizde. Bu defa da buğdayda fazla bir ekim dışı havalı olduğu için, üretim fazlası oluşuyor. Ay içinde zaten bir eksiğiz. Bu yüzden bu dengenin sağlanması için, insanlarımızın fiyatlarla memnun olması, desteklemelerle memnun olması gerekmekte. İnşallah bu söylediklerimiz dikkate alındır. Görüşmelerimiz sürekli, il müdürümüzün de, bizlerin de devam etmekte bu konuda." dedi.

Edirne İl Tarım ve Orman Müdürü Atilla Bayazıt ise "Tarımsal üretime uygun çok uygun bir coğrafyada bulunuyoruz. Çok uygun bir ekosistem içerisinde yer alıyoruz. Ve son derece verimli topraklarımız var. İşlenen tarım arazimiz şu an için 341.108 hektar. Ve son derece verimli topraklarımız. Bu arazinin her karışını işliyoruz. Boş kalan arazimiz yok diyebiliriz. Bu arazinin 149.540 hektarı şu anda sulanabilir durumda. Ve bu rakam bakanlığımız bünyesinde bulunan, genel müdürlüğümüz, DSİ bölge müdürlüğümüz, Edirne valimiz bünyesinde bulunan il özel idaresi tarafından yeni projelerle, yeni yatırımlarla her geçen yıl daha da büyümekte daha da artmakta. Bunun son örneğini biliyorsunuz. Çömlekçöy barajımızın inşaatı, bakan bey açıkladı, sayın bakanımız İbrahim Ümmat ile açıkladı biliyorsunuz. Şu anda inşaatına başlanılacak. İhalesi bitti, sözleşme imzalandı. Önümüzdeki günlerde inşallah sayın bakanımızın katılımıyla biz bu temel atmaya başlayacağız. Temel atma töreni yapacağız. Buradan da bunun müjdesini vermek istiyorum. İlimize şimdiden hayrolsun. Ve yine tüm bunların ışığında ülkemiz üretiminde, bütçel üretiminde söz sahibi olduğumuz belli başlı ürünlerimiz var. Kısaca bunlardan da bahsetmek istiyorum. Ülkemiz çeltik üretiminin %40'ını, ayçiçek üretiminin %14'ünü, kanol üretiminin %20'sini, buğday üretiminin de %4'ünü şu an için ilimizde üretmekteyiz, karşılanmaktayız. Yine illerarası sıralamada çeltik üretiminde birinci sırada yer alıyoruz. Kanol üretiminde birinci sırada yer alıyoruz. Ayçiçeği de ikinci sıradayız. Buğday üretimindeyiz de şu anda illerarası sıralamada yedinci sırada yer alıyoruz. Bugünkü konumuz tabii ki ayçiçeği. Ayçiçeği malumunuz stratejik, önemli bir yağlık bitki. Siz değerli üreticilerimiz tarafından, el öpüresi çiftçilerimiz tarafından çok severek ürettiğinizi biliyorum. Yine tüketiciler tarafından, vatandaşlarımız tarafından da bundan elde edilen yağın severek tüketildiğini de hepimiz biliyoruz. Hepimizin sevdiği bir bitki. 2023 yılında tabii tahmin olarak konuşuyorum şu anda TÜİK tarafından yayınlanmadı ama 1.294.400 hektar alanda biz ayçiçek üretimini gerçekleştirdik. Toplamda 248.875 ton üretim elde ettik. Ortalama belirimizde 192. Yani 2022 yılında, bir önceki yıldaki üretim millisi 325.812 tondu. Tabii arada bir düşüş var. Ortalamamız 259 kilodan 192 kiloya yerledi. Bunun da sebebi, malumunuz hepiniz biliyorsunuz 2023 yılını çok sıcak geçirdik, çok kurak geçirdik. Bunların etkileri. Üste açık bir alanda ne yapıyoruz üretim yapıyoruz. Dolayısıyla iklim şartlarına, hava şartlarına bizim üretimimiz bağlı. İşte bugün bu yaptığımız eğitimlerle aslında üreticilerimizden kaynaklanan, onların işçilik hatalarından kaynaklanan, uygulama hatalarından kaynaklanan bu verim düşüklüğünü biz doğrusunu anlatarak veya bu kayıfları gidererek engellemeye çalışacağız veya minimuma indirmeye çalışacağız. Büyük oranda tabii dediğim gibi iklim şartlarına bağlı bizim verimlerimiz. Ama ancak bizim yaptığımız bu eğitimlerle, çiftçilerimizin doğru olarak bildikleri yanlışları düzelterek kalitesini, ürünlerimizin kalitesini ve verimini artıracağız, üretimimizi artıracağız. Amacımız bu. Bu eğitimlerimizi biz aslında tarım takvimlerimize göre yapıyoruz ve malumunuz bildiğiniz gibi 2023'ün son çeyreğinde gece eğitimlerine başladık. Böyle bir gece eğitim seferberliği uyguladık. Tüm ilimizle, il, ilçemiz, müdürlüklemizle beraber. Tüm personelimiz sahadaydı. Gece gündüz çalışarak sizlere bilgilendirmeler yaptık. Özellikle buğday ekilişleri. O dönemdeki, ekiliş öncesindeki buğdayla ilgili bilgileri aktardık. ÇKS ile ilgili bilgileri aktardık. Yine malumunuz bildiğiniz gibi ÇKS yönetmeninde bir değişiklik oldu. Bu mülkiyet problemi ve miras problemlerinden kaynaklanan alanlarımız vardı. Biz biliyorsunuz bunları kayıt altına alamıyorduk. Ama bu ÇKS yönetmenliğindeki değişiklikle beraber, artık üreticilerimiz bir tavizle beraber bu alanları kayıt altına alabilmekteyiz." dedi.

Sonrasında Namık Kemal Üniversitesi Tarla Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi  Prof. Dr. Fadul Önemli "Üretim teknik değeri, firimi nasıl arttırılır, üreticiler ne gibi hatalar yaptı, bunlara çözüm yolları arayacağız. Ekim yaklaşıyor, bazıları erken ekiyor, erken ekelim, ekmeyelim gibi sorulara cevap vereceğiz. Ülkemizin yağ açığı belli, yani 4 tüketiyorsa 3'ünü dışarıdan alıyoruz. Burada Ayçiçeği de en şanslı bitkilerden birisi ülkemizin yağ açığını kapatması açısından. Ayçiçeği, yağ, bitkisel yağ açını kapatma da büyük avantaj. Geçen yıl biliyorsunuz çok büyük kuraklıklar oldu. Kuraklıklarda üreticiler mağdur olanlar oldu, düşük alanlar, yüksek verim alanlar bazıları erken ekmiş. Şimdi bunları tabii yılları değerlendireceğiz geçen yeni bilgilerle birlikte. Bu yıl neler üreticiler, bölge üreticisi neleri yapmalı, neleri yapmamalı konusunda karşılıklı bir bilgi alışverişinde bulunacağız. Çok kuraklık oldu bu zaman. Şimdi tabii ki kuraklık önemli, eğer geçen gün iktim değişikliği bir de önemli bir problem. Burada da özellikle yağışlar dengesiz geliyor, yazın sıcaklık 40 dereceye geçiyor, yağış düşmüyor. Edirne bölgesi şanslı bir bölge. Neden şanslı bir bölge?Sulu tarımın en çok yapabileceği potansiyeli olan bir bölge. Bugün konuştuk %40'a yakın şu anda sulanabilir arazi var ki bu Türkiye'nin en iyi bölgelerinden birisini gösteriyor. Bunu da nasıl değerlendirecekler ona da bakacağız. Artık gelecekte sulama yapmadan tarım yapmak oldukça zor olacak. Bir de tabii siyasiler kendince projeler yapıyorlar ama bence bu da Türkiye'nin en önemli kısmı. Bu akan yağan yağmurun bir damlasının bile denize gitmesini engellemeliyiz. Yarın öbür gün o denizden o suyu çekmeye çalışacağız. Daha büyük bir masraf olacak. Şu anda ki Meriç nehri biliyorsunuz sık sık taşkınlarla uğraşıyor, insanlar birçok sorun yaşıyor. Bunlar aslında yapılabilecek projelerin olduğunu duyuyorum. Buradan bir damla su taşkın yaratmadan gölete, tansiyel olup sulama için kullanılabilir hale getirilmesi gerekir. Şu anda öncelikli aslında ülkenin durması gereken nokta bu doğal kaynaklarla yağın yağışın en iyi şekilde bir yerlerde toplanıp biriktirilmesi ki tarımda kullanılması. Ne yaparsak yapalım közde bitki yetiştirmek mümkün değil. İsterseniz kulağa dayanıklı bir bitki değil ama közde hangi bitki yetiştirebilirsiniz. Bir de buradaki şu oluşturulan barajlar, göletler, yeşillendirme projeleri iklimi de değiştirin. Yoksa biz beklersek iklim değişsin, çöl olacak belli. Durdurmamız gerekir. Bu iklim değişikliğini bölgede durdurmamız gerekir'' diyerek sunumlar yapıldı.

Refik Usluy

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.