İlk olarak İYİ Parti genel başkanı, evladı fatihan sayın Meral Akşener’in selamlarını getirdiğini belirten Akalın Balkan coğrafyası en çetin ve çetin olduğu kadar, farklı din ve kültürlerin birlikte yaşadığı dünyanın en güzel bölgelerinden biri olduğunu söyledi. Kendisinin de 1924 yılında bu coğrafyadan Türkiye’ye göçmüş bir ailenin çocuğu olduğu belirten Akalın, burada yaptığı konuşmada şunları söyledi:
“O dönemde büyük travmalar ve hazin olaylar yaşamış bir ailenin ferdi olarak, Balkanlarda huzur ve sukunetin, demokrasi, insan hakları ve özgürlüklerin oluşumu ve devamı için HÖH ün ne kadar önemli bir misyon yüklendiğini çok iyi anlayanlardan biriyim.
Bu manada, Bulgaristan'ın hak ve özgürlükler konusundaki uzun ve mücadele dolu tarihinizi selamlayarak sözlerime başlamak istiyorum.
Bu tarih, bizlere özgürlük ve adalet mücadelesinde kararlılıkla ilerlemenin ne kadar kıymetli olduğunu hatırlatıyor.
İnsan haklarına ve demokrasiye olan inancımızla biz İYİ Parti olarak, Bulgaristan Hak ve Özgürlük Partisi'nin benzer idealleriyle bir araya gelmekten mutluluk duyuyoruz.
İnsan haklarına saygı, demokrasinin temel taşıdır ve bu değerleri korumak ve desteklemek hepimizin görevidir.
Bulgaristan Hak ve Özgürlük Partisi'nin uzun ve onurlu mücadelesi, demokratik bir toplumun inşasında kritik bir rol oynamıştır.
Bu mücadele, adaletin ve eşitliğin sağlanması için verilen kararlı bir çabanın somut bir örneğidir.
HÖH Bulgaristan devletinin ve bu devletin kurucu unsurları, Bulgar, Türk, Pomak ve diğer etnik kimliğe sahip kişilerin teminatıdır.
Bugün burada bulunmaktan büyük bir gurur ve onur duyuyorum.
İYİ Parti olarak, sizinle aynı idealleri paylaşmak ve demokratik değerleri güçlendirmek için bir araya gelmekten memnuniyet duyuyoruz.
Birlikte, daha adil, daha özgür ve daha demokratik bir gelecek için çalışmaya devam edeceğiz.
Aynı zamanda, Bulgaristan'ın hak ve özgürlükler mücadelesinde yaşanan trajik olayları da hatırlamak istiyorum.
24 Aralık 1984'te, Bulgaristan Türklerinin insan haklarına karşı yapılan zulme karşı Sütkesiği köyünde başlayan protestolarla başlayan olaylar ve daha sonrasında hayatını kaybeden başta Türkan bebek olmak üzere tüm soydaşlarıma cenabı Allahtan rahmet diliyorum. Bu acı olaylar, Bulgaristan'ın demokratik sürecinde yaşanan ozorlukları ve insan hakları ihlallerini hatırlatmaktadır.
Ancak bu tür trajik olaylar bizi daha fazla çaba sarf etmeye ve demokratik değerleri savunmaya teşvik etmektedir.
Yine de, umudumuzu kaybetmemeli ve birlikte mücadele etmeye devam etmeliyiz. Gelecekte, daha adil ve özgür bir Bulgaristan için birlikte çalışarak, demokratik değerleri güçlendirmeliyiz.
Son olarak Bulgaristan Türkiye ilişkileri bölge adına büyük önem taşımaktadır. Bu ilişkilerin gelişmesinde HÖH’ e büyük görevler düşmektedir.
Kurultayınızın başta HÖH için Bulgaristan için, bölge için hayırlara vesile olmasını diliyor, hepinizi muhabetle selamlıyorum”
Bülent Sarıçiçek
