Mondros Ateşkes Antlaşması’ndan sonra Anadolu’da işgaller başlamıştır. Türk vatanını korumak ve bağımsız yaşamak isteğinin bir sonucu olarak kurulan milis güçlere Kuvayı Milliye adı verilmiştir.
Kuvayı Milliye birlikleri Güney Cephesi’nde Fransız ve Ermenilere karşı başarı ile mücadele etmişlerdir. Batı cephesinde ise Yunanlılara karşı vatanı korumaya çalışmışlardır.
Vatanın her kesiminden gönüllü insanların katıldığı Kuvayı Milliye birliklerinin ihtiyaçları, halk tarafından karşılanmıştır. Mustafa Kemal Paşa başta olmak üzere birçok vatansever komutan bu birliklerin güçlendirilmesi için çaba harcamışlardır.
ONLAR
Onlar ki toprakta karınca,
suda balık,
havada kuş kadar
çokturlar;
korkak,
cesur,
câhil,
hakîm
ve çocukturlar
ve kahreden
yaratan ki onlardır,
destânımızda yalnız onların mâceraları vardır.
Onlar ki uyup hainin iğvâsına
sancaklarını elden yere düşürürler
ve düşmanı meydanda koyup
kaçarlar evlerine
ve onlar ki bir nice murtada hançer üşürürler
ve yeşil bir ağaç gibi gülen
ve merasimsiz ağlayan
ve ana avrat küfreden ki onlardır,
destânımızda yalnız onların mâceraları vardır.
Demir,
kömür
ve şeker
ve kırmızı bakır
ve mensucat
ve sevda ve zulüm ve hayat
ve bilcümle sanayi kollarının
ve gökyüzü
ve sahra
ve mavi okyanus
ve kederli nehir yollarının,
sürülmüş toprağın ve şehirlerin bahtı
bir şafak vakti değişmiş olur,
bir şafak vakti karanlığın kenarından
onlar ağır ellerini toprağa basıp
doğruldukları zaman.
En bilgin aynalara
en renkli şekilleri aksettiren onlardır.
Asırda onlar yendi, onlar yenildi.
Çok sözler edildi onlara dair
ve onlar için :
zincirlerinden başka kaybedecek şeyleri yoktur,
denildi.
N. Hikmet