“AMACIMIZ, ATATÜRK İLKELERİNİ KORUMAK”

Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Edirne Şubesi Başkan Yardımcısı Hüseyin Koç yaptığı açıklamada, ÇYDD kurulduğundan itibaren yönetimlerde çeşitli görevler aldığını, derneğin Atatürk İlkelerini savunan bir dernek olduğunu söyledi.

    Koç, Atatürk İlkeleriyle kazanılmış haklarının korunması ve geliştirilmesi için çaba harcadıklarını belirterek; “Çağdaş bir eğitimle, çağdaş topluma, çağdaş insana ulaşmayı hedefleyen bir derneğimiz var. Özet olarak Atatürk'ün devrimleri ile bizlere emanet ettiği değerlerini korumayı amaçlıyoruz. Derneğimiz bu doğrultuda demokratik kitle örgütü olarak görevini sürdürüyor.” dedi.
    GENÇLERE EĞİTİM VERİLİYOR
    Eğitime çok önem verdiklerini belirten Koç, “Burada özellikle gençlerimizle Atatürk konusunda eğitim çalışmaları yapıyoruz. Öğrencilerimize burs vermeye çalışıyoruz. ÇYDD Türkiye genelinde örgütlenen bir dernek olarak özellikle eğitime büyük katkı yapan bir dernektir. Çağdaş bir Türkiye hedeflediği için daha ziyade eğitim kurumlarına ağırlık veriyoruz. Biz ÇYDD olarak ana sınıfları donattık, laboratuarları donattık. Okullar ve yurtlar yaptık. Yaptığımız bu eğitim kurumlarının tamamını milli eğitime verdik. Biz bazı tarikatlar gibi kendimize yurt yapıp belli ideolojileri aşılamadık. Hedefimiz her zaman Atatürk ilkeleri oldu. Buradaki yeni binamıza bir süre önce taşındık. Ayşekadında Kem Hacı Sokak ile Kepirtepe Sokağı'nın kesişme noktasında olan derneğimiz faaliyetini sürdürüyor.” dedi.
15 YILDA 6 BAKAN DEĞİŞTİ  
    Milli Eğitim Bakanlığı koltuğunda 15 yılda 6 bakanın değiştiğini hatırlatan Koç,  “Bugüne kadar milli eğitimde 6 bakan değişti. Bu bakanların her biri ayrı eğitim sistemi uygulamak istedi. Bugün iktidarda olan partinin yöneticileri de aynı. Bu eğitimde sistem değişikliği Gorabet yönünü bulamamaktan, pusulayı şaşırmaktan kaynaklanıyor. Bu iktidar hedefleri yanlış olduğu, amaçları farklı olduğu için nereye gideceklerini bilemiyorlar. Denizde pusulası olmayan gemiler gibi hangi yöne gideceklerini kestiremiyorlar. Eğitimin bu durumu beni, eğitimden gelen biri olarak çok endişelendiriyor. Bu bana Osmanlı Devleti'nin son durumunu hatırlatıyor. O dönemde de akıl bir yana itilmiştir. Zamanın Osmanlı Padişahı 3. Murat döneminde kendisi tarafından yaptırılan rasathane, zamanın şeyhülislamlarının fetvaları ile devletin gemisinden atılan bombalarla yıkılmıştır. Bilime ve sanata düşmanlık toplumları çağdaş toplum seviyesine ulaştırmaz, batağa götürür. Bugün ülke yönetimi bana Osmanlı'nın son dönemlerini hatırlatıyor.” dedi.
    “ARAPÇA OKUYUP DİNİMİZİ ANLAYAMAYIZ”
    Kuran ve Kuran kurslarına karşı olmadıklarını ama  Arapça okuyarak dini anlayamayacaklarını belirten Koç,  “Martin Luther Hristiyanlıkta reform yaptı.  Aradan beş yüz yıl geçmiş halkın Luther'e sevgisi devam ediyor. Biz ise hala Kuran'ın Türkçe olup olmamasının tartışmasını dahi yapamıyoruz. Bugün her mahallemizde Kur'an Kursu var. Biz Kuran'a ve kursuna da karşı değiliz.  İsteğimiz buralarda dinimizin Türkçesini de öğretsinler. Halkımız kendi dilinden dinini öğrenmiş olsun, okuyanlar dinin ne buyurduğunu anlasınlar. Arapça okuyarak dinimizi anlayamayız.” dedi
    NEDEN GEREKLİ ÖNLEMLER ALINMADI?
    Eğitim sisteminde yapılan değişikliklerin imam hatip okullarındaki başarısızlığı örtmeyi amaçladığını ifade eden Koç, “Buradaki öğrenciler kendi emsalleri ile yarışıyorlardı. Bu tür uygulama başka ülkelerde de var. Öğrenciler kabiliyetleri doğrultusunda eğitim görüyor. Bizde yapılmak istenen eğitim modeli İmam Hatip Okullarının başarısızlığını örtmeyi amaçlayan bir sistem. Okulların büyük bölümünün vasıfsız, başarısız göstermelerinin nedeni bundan kaynaklanıyor. Madem bu okullar başarısız ve vasıfsız bugüne kadar neden gerekli önlemler alınamadı, başarısız olmalarına göz yumuldu. Bunu sorgulamak gerekir.” dedi.  

banner8
Haberler