İriş, yaptığı açıklamada şunları kaydetti: "Son günlerde yaşanan sıcak gelişmelerle Keşmir’de insani bir kriz kapının eşiğindedir. İşgal altındaki Keşmir’de Müslüman halk için zaten şartlar çok zordu, Hindistan’ın kabul edilemez uygulama ve kararlarıyla Keşmir, bir ateş hattı olma yolunda ilerlemektedir. Keşmir 8. Yüzyılda İslam’la tanışmıştır. Keşmir, 14. Yüzyıldan itibaren de yoğun bir şekilde İslamlaşmıştır. Bir ara Moğolların hakimiyet kurduğu bölge sırasıyla Afganların, Sihlerin ve İngilizlerin kontrolüne geçmiştir. Balfour Deklarasyonu ve Sykes-Picot ile Ortadoğu’yu istikrarsızlaştıran İngilizler, Amritsar Anlaşması ile de Keşmir’i uluslararası bir problem haline getirmişlerdir. İngilizler, 16 Mart 1846’da imzalanan Amristsar Anlaşması ile halkının çoğunluğu Müslüman olan Keşmir’i Hindulara satmıştır. Halkın kabul etmediği bu satış, günümüze kadar devam eden sorunların da temelini oluşturmuştur. Keşmir’de nüfusun çoğunluğu Müslüman olmasına rağmen İngilizlerin bölgenin yönetimini Hindulara bırakması bilindik İngiliz siyasetidir. Pakistan, Keşmir Sorunundan dolayı ilk kez 22 Ekim 1947'de Hindistan’la savaştı. 1 Ocak 1949'da Birleşmiş Milletler arabuluculuğunda ateşkes anlaşması imzalandı.Anlaşmaya göre iki ülke de askerlerini geri çekecek Birleşmiş Milletler gözetiminde yapılacak halkoylamasıyla Keşmir’in geleceği karara bağlanacaktı. Ancak Hindistan, aynı İsrail gibi anlaşma maddelerine hiçbir zaman uymadı. Hindistan, ordusunu geri çekmediği gibi Müslümanların çoğunlukta olduğu Cammu Keşmir’i de kendine bağladı.İşgalden sonra Cammu Keşmir’i daha özerk bir şekilde yöneten Hindistan, 1963 yılında aldığı bir kararla Cammu Keşmir’i eyalet ilan edip bölgeye vali atadı. Birleşmiş Milletlerin aynen İsrail karşısında etkisiz kalması gibi Hindistan’a da bir yaptırım uygulamaması Pakistan’ı 1965 ve 1999'da iki kez daha Hindistan’la karşı karşıya getirdi. Hindistan’ın iki hafta önce, Cammu Keşmir'e ayrıcalık tanıyan anayasanın 370'inci maddesini iptal etmesi ve bölgenin özel statüsünü ortadan kaldırması bardağı taşıran son gelişme oldu."
Anadolu Gençlik Derneği Edirne Şube Başkanı Abdülhamit İriş yapılması gerekenleri de şu şekilde açıkladı; " Hindistan, Keşmir halkına rağmen bölgede asker bulundurma tutumundan vazgeçmelidir.Aynı şekilde işgalci Hindistan yönetimi Keşmir halkına karşı kullandığı orantısız şiddete son vermelidir.Halkın insanî hak talepleri karşısında güvenlik güçlerinin hukuksuz uygulamalarına fırsat vermemelidir.Hindistan, Keşmir’deki demografik yapıyı lehine çevirme girişimlerinden vazgeçmelidir. Türkiye hükümeti, Keşmir halkının sesine ses olmalı, Keşmir halkıyla dayanışma imkânlarını artırmalı, bölgede çözüme dair daha etkin bir politika izlemelidir.Camilerin ve mescitlerinHindistan tarafından terör yuvaları olarak, toplu ibadetlerin terör eylemi olarak lanse edilmesinin önüne geçilmelidir. Bizler Anadolu Gençlik Derneği mensupları olarak Keşmir halkının ve haklı taleplerinin yanında olduğumuzu buradan tüm dünyaya ilan ediyoruz."
Haber Merkezi