Depremden sonra sayıları giderek artan ve Edirne'nin özellikle Saros Körfezi yakınındaki tarımsal alanlarda kurulan yapıların tarım arazilerine izinsiz olarak inşa edildiğini, bunlarında doğal dingeyi bozmanın dışında tarımsal arazilerin küçülmesine yol açtığı ifade ediliyor.
Ziraat Odası Başkanlığı'nda düzenlenen toplantıya Edirne Ticaret Borsası, Muhtarlar Federasyonu, Havsa Ziraat Odası, Lalapaşa Ziraat Odası, Trakya Birlik Genel Müdürlüğü, Ziraat Mühendisleri Odası katıldı. Edirne Ziraat Odası Başkanı Hüseyin Arabacı’nın okuduğu açıklamada tarım alanlarına, en basitinden bir yapı yapılması dahi birçok izni gerektirmekteyken ve tarım dışı arazi kullanım izinlerinde, toprak koruma kurulunca hassasiyetle değerlendirme yapılırken, bu şekilde tarım arazilerinin izinsiz olarak Tiny House adı verilen küçük evlerin kurulmasının suretiyle işgal edilmesi endişe verici olduğu ifade edildi.
"GIDA ÜRETİMİNİ ARTIRMAK LAZIM"
Arabacı yaptığı açıklamada, gıda üretiminin artırılması gerektiğini, buna karşın bu tür yapıların tarıma ve üretime zarar verdiğini ifada ederek şöyle konuştu:
“Tarım, insanlık için temel bir ihtiyaç olan gıda üretiminin sağlanmasında kritik bir rol oynamaktadır. Ancak, kaçak yapılaşma tarımsal üretimi ve doğal dengeyi olumsuz yönde etkilemektedir. Son zamanlarda Edirne ilimizde tarım arazilerine izinsiz olarak konulan Tiny House işgali sorunuyla ilgili konunun tarafı olarak kamuoyunu bilgilendirmek ve konuya dikkat çekmek amacıyla bu basın açıklamasını yapma gereği duyuyoruz. İlimiz, ülkemiz çeltik üretiminde birinci, ayçiçeği üretiminde birinci, buğday üretiminde dördüncü sırada yer alarak, stratejik ürünlerin üretildiği verimli toprakları ile ön plana çıkmaktadır. Tarım alanlarına, en basitinden bir yapı yapılması dahi birçok izni gerektirmekteyken ve tarım dışı arazi kullanım izinlerinde, toprak koruma kurulunca hassasiyetle değerlendirme yapılırken, bu şekilde tarım arazilerinin izinsiz olarak Tiny House adı verilen küçük evlerin kurulması suretiyle işgal edilmesi endişe vericidir. Bu eylemler, hem tarımın sürdürülebilirliğini tehdit etmekte hem de çevresel dengenin bozulmasına yol açmaktadır. Bu şekilde hiçbir izin alınmadan gelecek nesillerimize borcumuz olan tarım topraklarımızın yok olmasına müsaade edilmemelidir. Bu noktada, tarım arazilerinin korunması ve sürdürülebilir kullanımı konusunda toplum olarak daha duyarlı olmalıyız. Edirne ilinde ve diğer bölgelerde yaşanan bu tür izinsiz yapılaşmaların önlenmesi için yerel yönetimlerin, güçlü politikalar geliştirmesi ve etkin denetim mekanizmaları oluşturulması, kamuoyunu bilinçlendirmek ve sorunun çözümü için harekete geçmek amacıyla, tarım arazilerinin izinsiz olarak işgal edilmesine karşı ortak bir mücadele yürütülmesi gerekmektedir. İlimizdeki ilgili kurum ve mercilere, Edirne'nin tarım arazilerinin ve turizm bölgelerinin korunmasına yönelik olarak, Tiny House ve kaçak yapılara izin verilmeme konusunda yaptıkları çalışmaları nedeni ile desteğimizi belirtir, kamuoyu adına teşekkür ederiz. Bu doğrultuda, tüm paydaşların işbirliği içinde hareket etmesi ve tarım alanlarının korunması için gerekli adımların atılması, hem bugünkü hem de gelecek nesillerin sağlıklı bir çevrede yaşamasını sağlayacaktır".
“TARIM ARAZİLERİ AZALIYOR"
Yerel yönetimlerin izin verdiği şekilde bu yapıların yapılması gerekliliğini savunduklarını belirten Arabacı, aksi halde tarım arazilerinin giderek azaldığını, tarım arazisine izinsiz olarak yapılan tüm yapılara karşı olduklarını kaydederek şöyle devam etti:
“Dünya nüfusu gün geçtikçe artıyor. Dünya nüfusu arttığı gibi tarım arazileri gerek sanayileşme, gerekse yapılaşmayla azalıyor. Ama biz gerek tarla satın alarak gerekse izinsi bir yapı yapmak doğru değil. Yerel yönetimlerin izin verdiği bir şekilde yapılması ve izin verildiği bir şekilde yapılması ve tarım arazilerinin işgal edilmemesi gerekiyor. Biz bu işin yapılmasına ziraat odaları olarak karşı değiliz. Şehirde bir duvarınızı yükseltmek için bile izin alınıyor ama köy yerinde bir tarım arazisine kafasına göre bunun yapılmasına karşıyız. İzin alınsın, gerekli müracaatlar yapılsın, ondan sonra yapılsın. Özellikle depremden sonra çılgınca yapılmaya başlandı. Bu araziler tarım arazisinden çıkmaya başladı. Tarımsal yapılara yüzde 4 oranında izin veriliyor ama tarımsal amaçlı yapı yapma şartı var. Bugün bir üreticimiz hayvancılık yapacaksa onun orada kalacak adamına konaklama için yer gerekiyor. Hayvanının samanını yemini koyacağı yer gerekiyor. Bu tarz alanlar için zaten tarımsal amaçlı izin veriliyor. Oradaki arazi büyüklüğüne göre kaç metrekare yer yapacağı belirlenerek bu şekilde izinler veriliyor. İzinsiz yapıların gittikçe çoğaldığını ve tarım arazilerinin işgal edildiğini görüyoruz. Tarım arazilerinin bilinçli bir şekilde kullanılması gerekiyor” diye konuştu.
Bülent Sarıçiçek