YILMAZ, “ÖĞRENCİLERDE DERDİNİ SÖYLEMEYE KORKAR HALE GELDİ”

Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Edirne Şube Başkanı Hasan Tahsin Yılmaz, öğrencilerin KYK yurtlarından şikayeti olduğunu ifade ederek, “Çocuklarda bir korku var. Yani dertlerini söylemekten kaçınıyorlar. Yurtlar nasıl , ‘karnınız doyuyor mu?’ diye soruyorum birbirlerine bakıyorlar. Düşünüyorlar. En sonunda söyleyebiliyorlar doymuyoruz diye .Yani derdini söylemekten korkar hale geldiler” dedi.

Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Edirne Şube Başkanı Hasan Tahsin Yılmaz, öğrencilerin KYK yurtlarından şikayetçi olduklarını ama dertlerini anlatmaya korktuklarını ileri sürdü.

ÇYDD Edirne Şube Başkanı Hasan Tahsin Yılmaz gazetemize yaptığı açıklamada, KYK yurtlarında kalan öğrencilerin sorunlarını anlattı. Öğrencilerin yurtlarda sorunlar yaşadığını ama bu sorunlarını anlatmaya korktuğunu dile getiren Yılmaz, devletin verdiği KYK burslarının da yetersiz kaldığını ifade etti.

Yılmaz, gazetemize şu açıklamalarda bulundu:

“Öğrencilerin yurtlardan çok şikayetleri var. Çocuklarda bir korku da var. Yani dertlerini söylemekten kaçınıyorlar. Yani yurtlar nasıl soruyorum, ‘karnınız doyuyor mu?’ diye soruyorum birbirlerine bakıyorlar. Düşünüyorlar.  En sonunda söyleyebiliyorlar doymuyoruz diye .Yani derdini söylemekten korkar hale geldiler. Ya da bazen ‘geç kalktığımız zaman gidip yemek bulamıyoruz ve pahalı’ diyorlar Hatta şöyle söylediler, örneğin  yurtta bir görevli varmış. O gelince güzel yemek yapıyor. O gelmeyince yemekler yenebilecek gibi değil diyorlar. KYK yurtlarında bu var.

ÖĞRENCİLER EV SAHİPLERİNİN GELİR KAYNAĞI DEĞİL

Evlere gelince iki arkadaş, üç arkadaş bir araya gelip bir ev tutuyorlar. Evler bodrum katlarında perdesi yok burada. Rutubetli ve o rutubetli ortamda barınmaya çalışıyor. Eskiden 500-600  lira olan evler şimdi 2 bin 2 bin 500 liraya çıkmış. Yani ucuz da değil artık. Onun için hem ev sahipleri, hem Edirne'deki bu emlakçılar bu konuda  öğrencileri  azıcık onları korumaya çalışsınlar. Yani bu çocuklar bizim. Kalkmış Ardahan'dan Edirne'ye gelmiş. Hakkari'den gelmiş çocuk var. Şimdi Edirne'ye geldiği için biraz daha mutlu olabilmeli. Biz de elimizden geldiğince bir yardım yapmalıyız. Böyle ‘elimize düştü. Hadi o zaman biz bunları elden geldiğince yararlanalım’ yok. Fiyatları görüyorsunuz yani. Bu durumda o öğrenci bir gelir kaynağı olamaz.

ÖĞRENCİ GIDAYA ULAŞAMIYOR

Şimdi devletin verdiği bursları var.  KYK burslarından alanlar var. Ama markete gidiyorsun, durum belli. Bir tane salatalık, bir domates alıp giden var. Biz derneğimizde kahvaltı yaptığımız zaman  eskiden yenmezdi kalırdı. Sonra kalkıp gittiklerinden sonra onları biz  kim hayvan besliyorsa ziyan olmaması için onlara verirdik bunu götürün diye. Şimdi öyle değil. Parçalamış ekmekleri bile alıp götürüyor çocuklar. Parçalamış ekmekleri bile. Düşünün bir genç kız, 20 yaşında oradan ekmek toplayıp torbasına koyup yatakhaneye götürüyor gece yemek için.  Yurtlarda da hep öyle oluyor kalan ekmekleri toplayıp yatakhaneye götürüyorlar. Doymuyoruz diyorlar. Doymaz, o insan genç. Ona ne kadar kalori gerekiyor, günlük bunun hesaplanması gerekiyor. Şimdi beden eğitim bölümünde okuyan öğrenciler var. Şimdi o  atlıyor, zıplıyor, oynuyor. Ona besin gerekiyor. O doymadığı zaman ne olacak ? Ya biz bu insanlardan yarış ve başarı bekliyoruz. Onun için İzlanda’dan gelen esnafların kurduğu takım, Türkiye Milli Takımı yeniyor. Oradaki gelen bakkal, berberden oluşmuş bir takım geliyor, Türkiye'de bir kulübü gelip yenip gidiyor.”

Bülent Sarıçiçek

banner8
Haberler