“TÜRK İNSANI MUTSUZ”

Saadet Partisi Genel başkan Yardımcısı Mustafa İriş, ülkemizde ve dünyada insanların mutsuz olduğunu bildirdi. İriş, “On yıl önce ülkemizde 12 milyon kutu antidepresan tüketilirken bu rakam bugün 60-70 Milyon kutulara ulaştı. ABD’de psikolojik problemler için 1990’da 40 milyar dolar harcanırken, 2020’de 250 milyar dolar harcanmıştır. Bu rakamlar bize çok şey ifade ediyor. Bu sistem mutluluk üretmiyor. Bu sistem dert üretiyor” dedi.

Saadet Partisi Genel başkan Yardımcısı Mustafa İriş, 2021 yılını değerlendirdi. Türkiye’de 20 yıldır aynı iktidar kadrolarıyla yönetildiğini hatırlatan İriş, “Tabi ki yirmi yılda eksiğiyle gediğiyle birçok işler yapıldı. Ama doğrusu, içinde bulunduğumuz şartların çok daha iyi olması gerektiğini düşünüyoruz. Olabileceğine de inanıyoruz. Bin yıl adil yönetimin en güzel örneklerini sunmuş bir medeniyetin evlatlarıyız. Bundan dolayı halkımızın çok daha müreffeh çok daha huzurlu ortamlarda yaşayabileceğine inanıyoruz” dedi.

İriş, Saadet partisi Edirne İl Başkanlığı binasında yaptığı basın toplantısında acısıyla tatlısıyla 2021 yılını geride bıraktığımızı hatırlattı. Senenin başında Saadet Partisi olarak kısa bir muhasebe, bir değerlendirme yapmak istediklerini diye getiren İriş, ülkemiz ve milletimiz için neler yapılması gerektiğine dair fikirlerini de paylaştı.

Teknolojideki baş döndürücü hızın, dünyamızı irice bir köy haline getirdiğini dile getiren İriş, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Zamanımızda çok hızlı değişimler yaşanıyor. Bu değişimler karşısında hazırlıklı olamayanlar pek çok değerlerini kaybetti. Etmeye de devam ediyor. Bu süreçte ülkemizde yaşananlara kısaca göz atacak olursak; ülkemiz Türkiye, yirmi yıldır aynı iktidar, aynı kadrolarla yönetiliyor. Tabi ki yirmi yılda eksiğiyle gediğiyle birçok işler yapıldı. Ama doğrusu, içinde bulunduğumuz şartların çok daha iyi olması gerektiğini düşünüyoruz. Olabileceğine de inanıyoruz. Çünkü üç tarafı denizlerle çevrili, dört mevsimin yaşandığı, cıvıl cıvıl gençlerin dolaştığı bir ülkeyiz. Bin yıl adil yönetimin en güzel örneklerini sunmuş bir medeniyetin evlatlarıyız. Bundan dolayı halkımızın çok daha müreffeh çok daha huzurlu ortamlarda yaşayabileceğine inanıyoruz.

Ekonomi, gündemin birinci sırasındaki yerini korumaya devam ediyor. Bilindiği gibi bilgiye, verilere ulaşmak artık çok kolay. Bir olay meydana geldiğinde birkaç saat içinde dünyanın haberi oluyor. Bu önemli konuda, ekonomide neler olup bittiğini birkaç önemli rakamla görebiliriz. 

MİHENK TAŞI; BÜTÇE

Bütçe çok önemli. Aileden kurumlara, şirketlerden devlete kadar her yapının bütçesi var. Devletin bütçesi her yıl hazırlanır, sorgulanır, onaylanır hatta bütçe kanundur. Bir ailenin geliri giderini karşılayamıyorsa bütçesi açık verecek demektir. Bu bütçe açık verirse aile ne yapması lazım? İki şey, bir tasarruf planları yaparak gerekli tedbirlerin alınması lazım. İki, imkanlar çerçevesinde gelirimi nasıl arttırırım kafa yorarız. Bu iki maddeyi aile yapmazsa ne olur? Önce varsa birikimi biter, sonra babadan kalan ev ne varsa gider, daha ne varsa sonunda hüsran olur. Aile bütçesinden böyle olduğu gibi devletimizin bütçesinde ne oluyor?

Baktığımızda 2006 yılında 173 milyar lira geliri var, 2010 yılında 254 milyar lira, 2015’te 483 milyar , 2020’de 1 trilyon 28, 2021’de 1 trilyon 101 milyar geliri var. 2006’da 4 buçuk milyar açık veren bütçemiz 2010’da 40 milyar, 2015’te 23 milyar, ama 2020’ye geldiğimiz 175 milyar bütçe açık vermiş. 2021’e bakarsak bu açık tam 245 milyara ulaşmış. Son 20 seneye baktığımızda ortalama bizim açığımız sürekli artmış. Gelirimiz giderimizin yarısı kadar olmuş. Şimdi burada sıkıntı var. Açığın devam ediyor. Baktığımızda en büyük payın faiz olduğunu görüyoruz. 2000 yılında 20 milyar, 2010’da 50 milyar, 2020’de 134 milyar, 2021’de 180, 2022’de 240, 2022 bütçedeki tahmini rakamlara göre 2023’te 290 milyar, 2024’te 320 milyar bütçeye faiz gideri kondu. Maliye Bakanlığı’nda çıkartılan bütçe tablosu bu. Her geçen gün artan bir oranda. Devamlı artıyor. Bütçe açığı artıyor, en önemli faktörü faizde artıyor. Faizle ezilen ekonomi sağlıklı bir üretim borç yükünde ezilirken, sağlıklı bir ihracat yapamıyoruz. İhracat patladı ama ithalat iki kere patladı. Bunlar matematik. Bu kadar ihracat yaparken, ithalat yaparken bütçe açığı devam eder. İhracat ile ithalat arsında denge sağlanmazsa en büyük faktörlerden birisi dış ticaret açığıdır.

BU SİSTEM MUTLULUK ÜRETMİYOR

Bu sistem mutluluk üretmiyor. Suçlar artıyor.  Bu sistem dert üretiyor. İsraf boyutlarını aşan aşırı tüketim atık üretiyor. Çevre, hava, su kirleniyor. Hatta mevsimler etkileniyor. Küresel iklim değişikliği insanların sorunu haline geliyor. Bu durum sürdürülebilir değildir. Başımızı koyup düşünmek zorundayız. Bu aşırı tüketim herkesi için değil. Ekonomik ve siyasi düzeni sorgulamadan bu cendereden kurtulamaz. Adil temeller üzerinde yeni bir dünyayı kurmalıyız. Hedefler hayallerle, ideallerle başlar, azimle, gayretle yürür. Hedefi olmayan gemiye hiçbir rüzgar yardım etmez. Yeni dünya kurarız. Bunun için yeniden büyük Türkiye’yi inşa etmeliyiz. 50 yıldan beri aynı şeyleri söylüyoruz. Gerçekler değişmez. Önce ahlakla maneviyat. Siyasetin özü ve ruhu ahlak değilse yozlaşmak hepimiz için bir kaderdir. Şu dünyada ahlakı kılıf olarak kullanmaktan daha tehlikeli bir şey bilmiyorum. Ahlak hesabı kendimize sorarak başlar. Böyle devam eder. İkinci adımımız yaygın Milli güçlü süratli yaygın kalkınmayı sağlamak. Tarımdan sanayiye ülkemizin ihtiyaçlarını karşılayacak planlamalar yapılmalı. Ölçülmeli, denetlenmeli ve güncellenmeli. Muhalefeti ve iktidarı yeni Türkiye’yi inşa etmede hepimize büyük görev düştüğü gerçeği ifade etmek istiyorum. Milli görüş hareketinin tek temsilcisi Saadet Partisi olarak 85 milyon memleket evladının hepsinin huzurunu refahını istiyoru. Bu yolda canla başla çalışmaya gayret ediyoruz.

ANTİDEPRESAN TÜKETİMİ ARTTI

Yaşadığımız dünyada olaylar kendiliğinden meydana gelmiyor. Her şey ciddi planlamalar ve takip ile meydana geliyor. Günümüzde siyasi, ekonomik ve hatta askeri yollarla dünyanın içine sokulduğu zorluklar, salgın nedeniyle biraz daha ağırlaştırıldı. Dünya, insanların büyük bir kısmı için çilehane haline geldi. Yollar, gemiler, uçaklar arttı. Ama insanlığın sosyal, psikolojik problemleri çığ gibi büyüdü. On yıl önce ülkemizde 12 milyon kutu antidepresan tüketilirken bu rakam bugün 60-70 Milyon kutulara ulaştı. ABD’de psikolojik problemler için 1990’da 40 milyar dolar harcanırken, 2020’de 250 milyar dolar harcanmıştır.

Adil temeller üzerinde yeni bir dünyayı biz kurmalıyız. Ve kurarız. Bunun için Yeniden Büyük Türkiye’yi kurmak zorundayız. Ve Allah’ın izniyle de kuracağız. “

Yavuz Göktaş

banner8
Haberler