“YÖNETENLERE ULAŞABİLMEK, MÜMKÜN DEĞİL”

Edirne Ziraat Odası Meclis Başkanı Erdal Akgün, devleti yöneten kişilere normal bir vatandaşın, çiftçinin, köylünün ulaşabilmesinin mümkün olmadığını ifade ederek, “Ben sade vatandaşken, Demirel'e de Ecevit'e de Edirne'ye her gelişinde çok rahat ulaştım ve çiftçilerimizin sıkıntılarını anlattım.” dedi.

“YÖNETENLERE ULAŞABİLMEK, MÜMKÜN DEĞİL”

Edirne Ziraat Odası Meclis Başkanı Erdal Akgün, devleti yöneten kişilere normal bir vatandaşın, çiftçinin, köylünün ulaşabilmesinin mümkün olmadığını ifade ederek, “Ben sade vatandaşken, Demirel'e de Ecevit'e de Edirne'ye her gelişinde çok rahat ulaştım ve çiftçilerimizin sıkıntılarını anlattım.” dedi.

Emre SEDEF
Emre SEDEF
04 Ocak 2018 Perşembe 10:43
“YÖNETENLERE ULAŞABİLMEK, MÜMKÜN DEĞİL”

    Edirne Ziraat Odası Meclis Başkanı Erdal Akgün, geçtiğimiz cumartesi günü gerçekleşen AK Parti İl Kongresi'nde, kongreye katılacak olan Başbakan Binali Yıldırım ile görüşmek için kongreye gideceğini belirtmişti. Burada Başbakan'a çiftçilerin sıkıntılarını anlatmak istediğini ancak kongre salonuna girdikten sonra yoğun güvenlik nedeniyle Başbakan'a ulaşamayacağını anladığı için kongreden ayrıldığını ifade eden Akgün, “ Sade bir vatandaşın, çiftçinin, köylünün devleti yönetenlere ulaşabilmesi mümkün değil. Ben sade vatandaşken, Demirel'e de Ecevit'e de Edirne'ye her gelişinde çok rahat ulaştım ve çiftçilerimizin sıkıntılarını anlattım.” ifadelerini kullandı. 
“GÖRÜŞMEMİN MÜMKÜN OLMADIĞINI ANLADIM”
    Edirne Ziraat Odası Meclis Başkanı Erdal Akgün, Edirneli üreticiler adına kongreye gittiğini belirterek, “Salona girişten, yerimize oturana kadar geçen süre içerisinde görüşmemin asla mümkün olamayacağını anladım. Başbakan'ın salona gelmesinden kısa bir süre önce de salonu tek ettim. Herhangi birisi kaldırmadı, gittik kendimize ayrılan yere oturduk. Ben oraya Ziraat Odası Meclis Başkanı olarak gittim. Oraya gidişimizde de CHP İl Başkanını temsilen, İl Başkan Yardımcısı Asım Uyguner ile beraber gittik. Fakat müthiş derece güvenlik ağı kurulmuştu. Başbakan geldiğinde kürsüdeyken benim onun sözüne girerek bir şeyler söylemem gerekiyordu, başka türlü ulaşmak mümkün değildi. Anca öyle olabileceğini düşündüm. Fakat öyle bir Netspor durum olduğunda sonucunda yaşanabilecekler açıkçası beni korkuttu. Kongreler partilerin düğünleridir. Orada öyle bir şey yapmanın da yanlış olacağını, onların huzurunu da bozabileceğimi düşünerek bundan vazgeçtim.” ifadelerini kullandı. 
    “SADE BİR VATANDAŞIN ULAŞMASI MÜMKÜN DEĞİL”
    Sade bir vatandaşın devleti yöneten kişilere ulaşmasının mümkün olmadığını ifade eden Akgün, “Ama tabii ki her şeyi sorgulayan birisiyim. Hemen eski dönemler aklıma geldi. Dedim ki kendi kendime, burada Bülent Ecevit olsa ben çok rahat çıkıp derdimi anlatabilirdim. Süleyman Demirel, Başbakanken, Cumhurbaşkanıyken ben o zaman, sadece CHP'nin köydeki sade bir üyesi olarak Türkiye Cumhuriyeti siyasetine adını altın harflerle yazdırmış olan Demirel'e Edirne'ye her gelişinde vatandaşların, çiftçilerin derdini anlattım, anlatabildim. Ama bu dönemde kendi vatandaşından bu kadar çekinen iktidar partisi Bakanları, Başbakan ve Cumhurbaşkanı var ülkemizde. Hele hele Trakya gibi topraklarda, biz sizi koruruz, kenetleniriz. Bu bölgenin kanayan yarası olan çiftçilerin kendi topraklarını kaybetmesi konusunu, ben buradaki ne AK Parti'nin il genel meclis üyelerine, ne ilçe yöneticileri ve başkanına, ne de il yöneticileri ve il başkanına anlatamadım. Devleti idare eden insanların bir bölgeye gitmesi çok büyük avantajdır. Edirne'de, Trakya'da hiçbir vatandaştan korkmasınlar. Binali Yıldırım'a,'Topraklarımızı kaybediyoruz, çalışırken batıyoruz' diyecektim. Bir de 'Deponun yarısı da bizden demiştiniz, ne oldu?' diye soracaktım. Sade bir vatandaşın, çiftçinin, köylünün devleti yönetenlere ulaşabilmesi mümkün değil. Ben sade vatandaşken, Demirel'e de Ecevit'e de Edirne'ye her gelişinde çok rahat ulaştım ve çiftçilerimizin sıkıntılarını anlattım.” dedi. 

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.