T.Ü tarafından düzenlenen sempozyumun açılış programı, Trakya Üniversitesi Devlet Konservatuvarı öğrencilerinden oluşan müzik topluluğunun konseri ile başladı.
Sempozyum Organizasyon Komitesi Başkanı Prof. Dr. Mustafa Tan yaptığı konuşmada, “Sempozyumda 62 katılımcı tarafından 46 bildiri sunulacaktır. Bu bildiriler sözlü sunum, poster sunumu ve online sunum olarak planlanmıştır. Katılımcılarımızın çoğunluğu Türkiye'den olmakla birlikte, İran, Yunanistan, Bulgaristan, Romanya, Sırbistan ve Hollanda'dan da katılımcılarımız bulunmaktadır. Katılımcılarımız arasında tarihçiler, edebiyatçılar, ziraatçılar, tekstil mühendisleri, gıda mühendisleri, ekonomistler ve turizmciler gibi geniş bir yelpazeden araştırmacılar yer almaktadır. Bizlere bu konuda her zaman destek olan değerli rektörümüz Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu'na, üniversitemizin ilgili birimlerine, Trakya Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü'ne ve bu sempozyumun gerçekleşmesinde bizlere destek olan Kilim Grup ve Bionley Biyoteknoloji Şirketi'ne çok teşekkür ediyorum.” dedi.
Trakya Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Adnan Tülek ise bitkilerden elde edilen boyaların eskiden beri tekstilde, dokumacılıkta ve gıda sanayiinde kullanıldığını ifade ederek, günümüzde her alanda doğal ürünlerin popülerleşmeye başlamasına paralel olarak, doğal boyalar ve doğal boyamacılığın da önem kazandığını vurguladı. Tülek, Edirne Kırmızısı renginin oluşumunu sağlayan rubia tinctorum bitkisinin bu nedenle çoğu zaman kök boyası olarak adlandırıldığını belirtti. “Sempozyumun üçüncü gününde siz değerli misafirlerimizi kurumumuzun Karaağaç lokasyonunda aromatik ve boya bitkileri bahçesinde misafir edeceğiz. Bu kapsamda kök boya bitkileri hasadı ve Edirne Kırmızısı rengini elde etmek için iplik ve kumaş boyama etkinlikleri gerçekleştirilecek” diyen Tülek, bu çalışmalara öncülük eden başta Rektörümüz Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu olmak üzere emeği geçenlere teşekkürlerini iletti.
Rektör Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu, Edirne’nin değerlerinden ve öneminden bahsederek başladığı konuşmasında, Edirne’nin bir masal şehri olduğunu söyleyerek, “Size bir hikaye anlatmak istiyorum” dedi. Rektör Tabakoğlu ardından sözlerine şöyle devam etti: “Zamanın en kudretli sultanının yaşadığı bir şehir varmış. Bu sultanla görüşmeye gelen misafirler günlerce beklermiş. Kabul edildiklerinde ve saraya girdiklerinde gözlerine inanamazlarmış. Birbirinden zengin objelerin yanında kıpkırmızı kumaşlar gözlerini alırmış. Bu güç ve muhteşemliğin yanında bu göz alıcı rengin sevdasına düşmüş insanlar… Hikayenin günümüze kalan kısmı da Orkun Akman’la başlıyor. ‘Bir Muhteşem Edirne Kırmızısı’ adlı kitabın varlığını öğreniyor ve peşine düşüyor. Bu kitabı Amerikan kütüphanesinden Edirne’ye getirtmesiyle yeniden başlıyor hikaye. Biz de Edirne’nin tarihi ve kültürel mirasını yaşatmak misyonuyla hareket eden bir üniversite olarak şehrimizin bu önemli değerine sahip çıktık. Bu anlamda Üniversitemizde bilimsel bir komite kurduk. İçinde eczacılık, tarım, turizm alanında yetkin hocalarımızın bulunduğu çok yönlü bir ekiple Edirne Kırmızısını gündeme getirebilmek için çalışmalara başladık. Çalışmalar, Prof. Dr. Mustafa Tan hocamın Üniversitemize gelişi ile de ayrı bir ivme kazandı.”
Rektör Tabakoğlu, üniversiteler bulundukları şehirlerin değerlerini ortaya çıkaran ve bunları gösteren kurumlar olmalı, biz bu konuda çok şanslıyız çünkü çok fazla değerimiz var diyerek, sempozyumun düzenlenmesinde emeği geçenlere teşekkür etti.
Açılış konuşmalarının ardından Uygulamalı Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Emel Gönenç Güler’in moderatörlüğünü yaptığı açılış oturumu gerçekleştirildi. Açılış oturumunda İstanbul Aydın Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Recep Karadağ ve Selanik Aristoteles Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ioannis Karapanagiotis bildirilerini sundular.
Bildirilerin sunumunun ardından katılımcılar, Balkan Kongre Merkezi fuaye alanında sergilenmekte olan “Kırmızı” adlı Fotoğraf Sergisi, “Sanatta Kırmızı” isimli Çini ve Seramik Sergisi, “Edirne Kırmızısından İzler” Sergisi ile Trakya Üniversitesinde görevli bilim insanlarının Edirne Kırmızısı ile ilgili yaptığı çalışmalar sonucu elde edilen ürünlerin sergilendiği stantları ziyaret ettiler.
Haber Merkezi
