Köylerde ekili alanlarda incelemelerde bulunan heyet, son olarak Tayakadın, Karakasım, Doyran, Avarız, Değirmenyeni, Yolüstü, Musabeyli, Köşen, İskender ve Sazlıdere köylerine giderek ayçiçeği rekoltesiyle ilgili tespit çalışması yaptı. Köylerde, kuraklıkla birlikte ayçiçeğinde önemli ölçüde ürün kaybı yaşanacağı öngörüldü.
Son yılların en yüksek seviyelerinde seyreden hava sıcaklıkları ve kuraklık Edirne için önemli gelir kaynağı olan, hatta çoğu üreticimizin ana geçimi ayçiçeği ekim alanlarını önemli derecede etkiledi. Yapılan gözlemlerde Mart sonunda ve Nisan ayında ekilen ürünlerin sıcaktan çok ciddi oranda etkilendiğini, bazı alanlarda ciddi verim kayıpları yaşanacağı, hatta biçim yapılamayacak tarlaların dahi olacağını tahmin ediliyor. Şubat sonu, Mart başı ilk ekilen mahsuller biraz daha iyi durduğu, önceki yıllara göre buralarda da yüzde 50 civarında verim kaybı olma ihtimalinin yüksek olduğu kaydedildi.
"EDİRNE AFET BÖLGESİ İLAN EDİLMELİ"
Ziraat Odası7ndan yapılan açıklamada, tohum, gübre ve mazot gibi tüm girdi maliyetlerinin çok yüksek olduğu, çiftçinin desteklenmesi gerektiği ve en önemlisi kuraklıktan dolayı Edirne'nin afet bölgesi olarak ilan edimesi istendi. Açıklamada, şöyle denildi:
"Tohum, gübre, mazot gibi tüm girdi maliyetlerinin çok yüksek olduğu bu yılda yatırım yaparak üretim yapmak isteyen üreticilerimizin bu sezon yardıma ihtiyacı olduğu çok açıktır. Üretmek ve beslenmek için ülkemiz için stratejik öneme sahip tarımın geleceği için çok acil alınması gereken tedbirlerin alınarak çiftçimizin üretime devam etmesi sağlanmalıdır. Buğday da olduğu gibi maliyet altında fiyatlar ile üretici tarlasından uzaklaştırılmamalıdır. Buğdayda yüzü gülmeyen çiftçimizin, ayçiçek verimlerinde de yüzü gülmeyeceği kesindir. En azından desteklerin ciddi oranda artırılması ve ayçiçeği içinde inşallah yüksek alım fiyatları ile bir miktarda olsa çiftçimizin zararını azaltacaktır. Bölgemiz acilen "Afet Bölgesi" ilan edilmeli ve çiftimiz için gereken önlemler acilen alınmalıdır".
"AYÇİÇEĞİ SİGORTADA KURAKLIK TEMİNATINA ALINSIN"
"Üreticinin gelir kaybının önüne geçmek amacıyla geçmiş yıllarda da ilgili kurumlara ifade ettiğimiz gibi ayçiçeği TARSİM de kuraklık teminatı kapsamına alınmalıdır" denilen açıklamada, sulama yatırımlarına ve basınçlı sulama sistemlerine büyük önem verilmesi istendi.
Tunca ve Meriç Nehri'nin sularının yıllardan beri denize döküldüğü, suların toplanmasını sağlayacak yatırımların yapılmasının beklendiği belirtilen açıklamada "böyle kurak ve sıcak yıllar bize bir kez daha gösterdi ki Tunca ve Meriç hep boşa denize döküldü ve biz hep baktık. Nehir içlerinde belli aralıklar ile yapılacak çok basit bendler ve kapaklar ile su seviyesi buralarda yükseltilerek suyun toplanması sağlanacak ve en azından ücreticimize bir miktar can suyu olacaktır. Maalesef artık iklimler değişiyor ve bizde hep birlikte buna uyum sağlamalıyız. Önümüzdeki günlerde de bu konu ile ilgili takiplerimiz ve çalışmalarımız devam edecektir. Maalesef ki hep yazdığımız gibi ürününüz bol kazancınız bereketli olsun demek isteriz ama bu yıl ürünlerde bol değil, tüm çabalarımıza rağmen fiyatlar da iyi değil" denildi.
Bülent Sarıçiçek
