Karakütük, adaletin yalnızca bir ahlak ilkesi ya da iyi bir davranış biçimi olmadığını belirterek, “Yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim, 30’dan fazla ayette adaleti açıkça emreder. Bu emir, her Cuma hutbesinde işittiğimiz ‘Şüphesiz Allah adaleti emreder’ (İnnallâhe ye’muru bil-adli) ayetiyle her hafta yeniden hafızalarımıza kazınmaktadır” ifadelerini kullandı.
Adaletin, inanç dünyamızda sadece önerilen bir tutum değil, Allah tarafından tüm insanlığa farz kılınmış bir sorumluluk olduğunu ifade eden Karakütük, “Bu çağrı, tüm zamanlara ve toplumlara yöneliktir. Adalet, ne zaman, nerede ve kime karşı olursa olsun, taviz verilmeyecek bir değerdir” dedi.
Açıklamasında Kur’an-ı Kerim’in şu ayetine de dikkat çeken Karakütük, “Bir topluluğa olan kininiz, sizi adaletsizliğe sevk etmesin” emrinin, tüm insanlık için evrensel bir ölçü sunduğunu belirterek şöyle devam etti:“Duygular, öfke, ideolojik farklılıklar ya da geçmiş hesaplar; hiçbir şey, adaletten sapmanın bahanesi olamaz. İnancımız bize, adaletin kişilere göre değil, hakikate göre tesis edilmesini emreder.”
Saadet Partisi’nin adaleti yalnızca mahkemelerde değil, yönetimden siyasete, eğitimden ekonomiye kadar hayatın her alanında merkeze aldığını vurgulayan Karakütük, sözlerini şöyle tamamladı:“Bizim medeniyetimiz, adaleti bir yönetim biçiminden öte, bir hayat tarzı olarak benimsemiştir. Tarih boyunca halkın yöneticilere yönelttiği en temel talep adil olmalarıdır. Biz de bugün diyoruz ki; adalet, hem inancımızın hem vicdanımızın sesidir. Ve bu sesin gereğini yerine getirmek, herkesin görevidir.”
Haber Merkezi