Günay kahveci esnafların sorunları ile ilgili olarak şunları söyledi, “ bizim kahvecilik iş dalı halka hizmet sektörü olarak bilinir. Halkımız evinin dışında zamanının büyük bölümünü kahvelerde geçirir. Tarihten gelen alışkanlığımız budur. Edirne özellikle Kırkpınar sonrası halkın yazlıkları gitmesi ve okulların tatil olmasıyla suyu çekilmiş değirmene dönüyor. Bu zamanda bizim işlerimiz iyice zora giriyor. Bunun en büyük sıkıntısını bizlerle ulaşım sektörü çekiyor. Bu koşullarda bizlerin ayakta kalması çok zor .Su zammı, meşrubat zammı çay şeker zammı elektrik ve doğal gaz zammı en çok bizleri etkiliyor. Bu zamların ardından yaz sezonu olduğu için bizim sıkıntılarımız daha da arttı. Bizler çok zor durumda kaldık” dedi
TARİFE DEĞİŞİKLİĞİ YAPTIK ÇAY 150 KURUŞ OLACAK
Bu zamlardan sonra bir tarife değişikliği yaptıklarını belirten Günay, “Bu tarifemiz çıktı. Yeni tarifemizi üyelerimize bildireceğiz. Bu fiyatı uygulayabileceğimiz noktalarda uygulayacağız.Yeni fiyatı kenar mahallelerimizde yıl başında uygulamayı amaçlıyoruz. Bunu biz geçici bir çare olarak düşünüyoruz. Bundan başka yapabileceğimiz bir şey yok. Fiyat arttırıp müşterinin olmaması halinde ne yapacağız.Bizim yetkililerden beklentimiz girdi fiyatlarına bu kadar zam yapılması yerine, halkın çok tükettiği çay gibi ürünlere daha düşük zam yapılmasını istiyoruz.Çay bizim geleneklerimizde var. Halkımızın yıllardır devam eden evinden eksik etmediği bir içecek, çaydır. “ dedi
SEÇİMDE DAĞITILAN ÇAYLARIN FATURASI BİZDEN Mİ ÇIKACAK
Mahalli seçimlerde halka paket paket bedava çay dağıtımı yapıldığını belirten Günay: "Bu açıklamam biraz siyasi olacak fakat seçim meydanlarında halka bedava dağıtılan bu çayların faturası sanki bizlerden çıkarılıyor gibi geliyor. ÇAY-KUR bir süre önce zarar ettiğini açıkladı. Bu kurumun yöneticisi değişti, bu zarar bizlere yükleniyor. Ekonomik zorluklar insanlarımızın çay tüketimini de azalttı. Bakıyorsunuz kahveye bir kişi masaya oturuyor. Bu sırada arkadaşı geliyor ona da çay söylüyor. Bunlar birkaç kişiyi bulduğunda o kişinin günlük çay masrafı en azından on lira oluyor. Bu durum ekserisi dar ve sabit gelirli olan müşterilerimizi olumsuz etkiliyor. Bir çay fiyatı ile ekmek fiyatı aynı. İnsanlarımız evine bir ekmek mi götürsün yoksa çay mı içsin. Ona göre tercih yaparak ekmek almayı tercih ediyor. Bu da bizim çay satışlarımızı olumsuz etkiliyor. Ülkemizde ve bölgemizde bizim gibi hizmet sektörü çok önemli turizm açısından da bu zorunlu.Biz zorluklara rağmen işlerimizi sürdürmek istiyoruz. Kendimizi yenilemek istiyoruz yenileyemiyoruz. Devletin kahvehane açmasıyla bu konu çözümlenmez. Aslında devlet bu tür sorunları çözemez.” Dedi
KREDİ İMKANLARINDAN YARARLANAMIYORUZ
Kahveci insafları olarak diğer mesleklerde olduğu gibi mikro kredilerden yararlanamadıklarını belirten Günay, “ KOSGEB’in kapsamı dışındayız.Hibe kredilerden şimdiye kadar hiç faydalanamadık. Bu durum değişecek gibi görülmüyor. Esnaflar arasında kahveci esnafı üvey evlat konumunda. Bu koşullarda bizim ayakta kalmamız daha da zorlaşıyor. Üye sayımız 520’den 484’e düştü bu da durumumuzu gösteriyor. Biz mesleğimizde esnaf kaybediyoruz esnaf kazandığımız yok.Bir kahvehanenin kapatılması demek üç insanımızın eşsiz kalması demektir. Bu da ülkede işsizliğin artmasına neden olmaktadır.Bizim devletimizden beklentimiz, diğer esnafların yararlandıkları kredilerden kahveci esnaflarının da yararlanmasıdır. Biz yüksek faizli krediler kullanmak zorunda kalıyoruz.Bu durum bizleri çak daha zor durumda bırakıyor.Bu koşullarda bilerek batma yerine işyerlerini kapatma uygun görülüyor. Bizim hizmetimiz insan kaynaklı. Müşteri olmayınca yapacak bir şeyin yok. Bir de işyerinde işçi çalıştırmak zorundasın. Sabahın erken saatlerinde gecenin geç vakitlerine kadar işimiz devam ediyor. Buna bir kişinin dayanması çok zor. Zorunlu olarak insan çalıştırmak zorunda kalıyorsunuz. Sabırla işimizi sürdürüyoruz, bakalım nereye kadar gidecek,Bizim sektörü bitirdiler” dedi
Fikri Yalın