Dünya Engelliler Haftası dolayısıyla Edirne Engelli Gönüllüleri Derneği Muhasibi Şaban Ataseven dernek olarak yaptıkları çalışmaları anlattı. Dernek olarak amaçlarının farkındalık yaratmak olduğunu belirten Ataseven “Biz maddiyatla ilgilenmiyoruz. Çünkü biz devlet gibi güçlü değiliz. Dernek olarak birilerine para vererek bir yerlere gelemeyiz. Engelliler haftası nedeniyle de derneğimiz olarak farkındalığı nasıl daha fazla arttırırız, nasıl engelli arkadaşları daha iyi temsil ederiz diye çalışmalarımız oldu. Bunun için engelliler haftasında anket hazırladık. Anket sorularımızda amacımız siyasal bir not alma değil, insanlara okudukça bir şeyleri düşündürtmekti. Biz eşit olmak istiyoruz. Engellilerle engelsizler arasında tabi ki fark var bu yüzden eşitliğin sağlanmasını istiyoruz. Dernek olarak bu farkındalığı arttırmak için anket çalışması yaptık, resim sergisi açtık. Engelliler bir şey yapamaz algısını yıkmak için kurslar düzenledik. Kurslarda bizim için önemli olan çıkacak olan malzeme değil, oradaki kaynaşma, dostluk, engelli arkadaşların engelsiz arkadaşlarla bir araya gelip birbiriyle dost olmasını istiyoruz. Biz olaya çıkacak malzeme olarak değil, kaynaşma olarak bakıyoruz.
“ÜÇ GÜN BOYUNCA AĞLAYAN ARKADAŞLARIMIZ VAR”
Belirli bir yaşa gelmiş engelli arkadaşlarımız bazı şeyleri yendiler diyen Ataseven “Dışarıda bunlara acıma gözüyle baksalar bile artık önemsememeyi öğrendiler. Fakat gelecek olan genç nesiller bunları kaldıramıyor. Dışarıda gözünün ucuyla bile acıma duygusuyla bakıldığında üç gün boyunca ağlayan arkadaşlarımız var. Annenin çocuğuna ‘bak sende yaramazlık yaparsan bu abla gibi olursun’ dediğinde üç gün boyunca ağlayan arkadaşlarımız var. Belirli yaşa gelmiş arkadaşlarımız bunları yaşamıyor ama genç arkadaşlarımız, çocuk yaşta engelli olan arkadaşlarımız var. Bizim amacımız dışarıdaki bu imajı silmek. Onlarda bir birey, onlar beş lirayla vicdanlarınızı rahatlatacağınız insanlar değil. İnsanlar bu arkadaşlarımızı hep bu gözle görmüştür beş lira vereceğim vicdanım rahatlayacak, engelliye karşı sorumluluğum bitecek.” Dedi.
“BİZİM GAYEMİZ HERKESİN AYNI, EŞİT OLDUĞUNU GÖSTERMEK”
Engelli arkadaşlarımızın istediğinin herkesle herkes gibi olmak olduğunu vurgulayan Ataseven “Nasıl bir insan parka gidip oturduğunda tuhaf karşılanmıyorsa bir engelli gidip parka oturduğunda sevaptır denmemeli. Neden ben engelsiz bir bireyle parkta oturduğumda sevaptır demiyorlar ama engelli bir bireyle oturunca sevaptır diyorlar. İşte bunların kalkması için uğraşıyoruz. Onlarda bir arkadaş, ben onlarla gidip muhabbet edebilirim. Onların da aşk derdi olabilir, ailevi derdi olabilir, maddi derdi olabilir yani bizde ne varsa onlarda da var. Bizim gayemiz herkesin aynı, eşit olduğunu göstermek. Dün engelli bir arkadaşımızın çok güzel bir sözü oldu. Dedi ki; ‘Eninde sonunda 70-80 yaşlarına geleceksiniz, sizde de yürüme sorunları olacak. Bizlerin aradığı bu rampaları sizlerde aramak zorunda kalacaksınız. Zamanı gelince sizde merdiven çıkamayacaksınız, asansör isteyeceksiniz. Yani kısacası yaşlanınca sizde bir engelli olacaksınız. O yüzden yaşlanmadan bunların ortamını sağlayın ki yaşlandığınızda sizde toplum olarak rahat edin.’ Ama bizim toplumumuzda insanların başına gelmeden kimse umursamıyor. Dünde bunu anket çalışmasında çok yaşadık. İnsanlara gönüllü olarak bir şeyler vermeye çalışıyoruz, insanlar yüzümüze bile bakmadan gidiyorlar. Bakanlar da suratımıza böyle hakaret eder gibi bakıyorlar. Ben bunu kültürsüzlük, seviyesizlik olarak görüyorum.” Dedi.
“YARDIM ETMEK İSTEYENLER LÜTFEN İNSANA YATIRIM YAPSIN”
Biz yardım etme derneği değiliz diye konuşmasına devam eden Ataseven “Biz kendi bütçemizle toplumda farkındalığı yaratmaya çalışan bir derneğiz. Eğer bir şey yapılacaksa birinden destek isteyerek yapılacaksa bu etkinlik yapılmadan bitmiştir zaten. Orda burada şu derneğe 25 tane şu derneğe tekerlikli sandalye verilmiş. Arkadaşlar ben beş yılıdır aktif görev alıyorum. Beş yıldır bir tane engelli arkadaşımız o sandalyeden almamıştır. Çünkü örnek vereyim mesela ben kamu kuruluşunda çalışıyorum ve benim annem rahatsızlandı gelip tekerlikli sandalyeyi buradan alıyorum. Neden yapılıyor bunlar, bu 25 tane tekerlikli sandalyeyi veren kendi reklamını yapıyor. Dernekte ben dağıttım diye reklamını yapıyor. Aslında insana hiçbir yatırım olmuyor. Ben hep şunu söylüyorum tekerlikli sandalye yerine akülü sandalye verin. 25 tane tekerlikli sandalye değil 3 tane tekerlikli sandalye verecek bile olsanız tekerlikli sandalye vermeyin. Onun yerine gidin engelli bir arkadaşın aküsünü karşılayın. Akü dediğinizde küçük bir şey gibi görünüyor ama bir engelli için bin lira bakım parası demek bu. Bir engelli arkadaşımızın bin lirasını aküye vermesi demek dört ay başka hiçbir şey yapamaması demektir. Yardım etmek isteyenler lütfen insana yatırım yapsın.” Dedi.