Edirne Kent Konseyi Roman Çalıştayı Başkanı Turan Şallı, gün dolayısıyla yaptığı açıklamada Romanların Türkiye'de hâlâ tam anlamıyla eşit, adil ve kapsayıcı bir toplumsal yapıya kavuşamadığını söyledi.
Şallı, Roman toplumunun tarihsel ve sosyoekonomik dezavantajlarının sürdüğünü belirterek, “Romanlar ülkemizde üçüncü dünya ülkelerine benzer yaşam koşulları içinde hayatta kalmaya çalışıyor. Sosyal dışlanmışlık, ekonomik yoksulluk ve yapısal eşitsizlik, en büyük sorunlarımız arasında” dedi.
"KENDİ İÇİMİZDE DÖNÜŞMELİYİZ"
Roman yerleşimlerinin birçok bölgede sosyal çöküntü, madde bağımlılığı ve umutsuzlukla mücadele ettiğine dikkat çeken Şallı, devletin sosyal yardımlarının yetersiz kaldığını, Roman vatandaşların ise bu yardımları bir lütuf gibi değil, hak olarak görmesi gerektiğini ifade etti.
Şallı, “Kolaycılığı değil, mücadeleyi seçmeliyiz. Biz Romanlar olarak hem toplumsal eşitlik talep etmeli hem de kendi içimizde dönüşmeliyiz" diye konuştu. Şallı, konuşmasında şunları söyledi:
"Türkiye Cumhuriyeti farklı kültürlerin inançların çok değişik kültürlerin bir arada yaşadığı bir ülkedir. İnsanlar birbirlerinin farklılıklarını benimsemiş, hoşgörülü olabilmiş, birlikte yaşamak kültürü gelişmiştir. Ancak romanlar özelliğinde tam manasıyla eşitlikçi, adil ve kabullenici olmanın zorluğu da yaşanmaktadır. Romanların tarihsel sosyokültürel farklılıkları, ekonomik yoksullukları kendilerini dezavantajlı koruma sürüklemiştir. durumlarının iyileştirilmesi ve yönelik çabaları değerli ve kıymetli sayılıyor. Ancak bütüncül bir devlet politikasının pratiğe dönüşemediğini de görmekteyiz. Romanların önemli bir bölümü yapısal ve kökleşmiş sorunlar nedeniyle üçüncü dünya ülkesindeki yaşam koşullarında yaşamaktadır. Avrupa'da roman sorunu olarak adlandırılan sosyal dışlanmışlıkları birçok alanda birileriyle bağlantılı savunmasız savunmasızlık örüntüsü ve yapısal bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. Maalesef ülkemiz doğmalarının sosyal bir kalkınmaya ulaşamadığı eşitsizliğin halen aşılamadığını da görmekteyiz. Günümüz ekonomik koşullarında ciddi anlamda beslenmez yetersizliklerine de sahiptirler. Devletimizin sosyal yardımları maalesef romanlara çare üretmiyor. Doğal olarak roman vatandaşlarımızdan bazıları yaşama tutunmak için kendi pratiğini geliştirmek zorunda kalabilmektedir. Bu pratik çoğu zaman kendilerine toplum ve devlete de maalesef olumlu olarak yansımamaktadır. Sekinsel dünyaya bak romanlar günü diyoruz ve bugün de doğruları söylemenin zamanı gelmiştir. Türkiye'de çok sayıda roman yerleşimleri sosyal çöküntü ve uyuşturucun altında sessizce erimektedir. Romanların bir küçük piyasasında yeterince yer alamadığı müddetçe sosyal miras olan yoksulluk döngüsü devam edecektir. Burada yine bir öz eleştiri yapmak zorundayız diye düşünüyorum. Hani biraz da bir şey saklamayacağız artık. Mesele neyse onu anlatacağız. Öz eleştiri olarak da şunu diyorum. Biz romanlar kısmen de olsa kültürel alışkanlıklarımızın bir parçası olan kolaycılığı değil, mücadele yolunu seçmek zorundayız. Bizlere sunulan sosyal yardımlar bizlere bir lütuf olarak görülmemelidir. Son günlerde Ekonomik yaşamın zorluğu sadece Roma vatandaşları etkilemediğini de belirtmek isteriz. Memleketin güzel renkleri gençleri sessizce solmaya devam ediyor. Birileri halen bizlere renkli dünyalar satıyor. Oysa renkli dünyanın arkası görünmeyen arkası çaresizlik ve perişanlık kokuyor. Umut kapımızı açık bırakarak Roman vatandaşlarımızın devletimizin yardım kapılarından sıra beklemedi. El açmadığı günlere kavuşma dileğimizle 8 Nisan Dünya Romanlar Günü Kutlu Olsun"
"ADALET" VE "EŞİTLİK" YAZILI BALONLAR UÇURULDU
Günün anlam ve önemine dikkat çekmek amacıyla Belediye Kafe'de "Önce İnsan" temali bir fotoğraf sergisi açıldı.
26 fotoğrafın yer aldığı serginin açılışına Belediye Başkan Yardımcısı Gökçe Onur Öktem, Kent Konseyi üyeleri ve çok sayıda vatandaş katıldı. Etkinlikte ayrıca, Kent Konseyi Roman Çalıştayı Sekreteri Gamze Şallı da bir konuşma yaptı.
Gamze Şallı, serginin önemine ve anlamına değinerek, “Bu sergi, Romanların toplum içindeki yerini ve yaşadıkları zorlukları daha görünür kılmak için önemli bir adım. Hep birlikte daha eşit ve adil bir toplum inşa etme yolunda atılan bir adımdır” dedi.
Etkinlikte, Turan Şallı ve Edirne Kent Konseyi üyeleri gökyüzüne “Adalet” ve “Eşitlik” yazılı balonlar uçurdu. Balon uçurulması büyük dikkat çekti.
Bülent Sarıçiçek
