Atatürkçü Düşünce Derneği, Emperyalist işgaline karşı, kadın erkek yiğit Anadolu insanıyla 3 yıl 3 ay 22 gün süren Bağımsızlık Savaşını zafere ulaştırarak sonlandıran ve Türkiye Cumhuriyetini kuran Atatürk'ün birbiri ardına yaptığı Aydınlanma Devrimleri ile yarınlarına güvenen başı dik bir ulus, onurlu ve saygın bir devlet yarattığını belirterek şunları kaydetti:
"ANADOLU HALKI ARAP ALFABESİNDE BAŞARILI OLAMADI"
Osmanlı döneminde 6 yüzyıl boyunca Arap harfleriyle eğitim gören Anadolu halkının bu alfabeyle başarılı olamadığı 28 Ekim 1927 yılında yapılan ilk nüfus sayımında açıkça ortaya çıkmıştır. Bu sayıma göre Türkiye’de yaşayan insan sayısı 13.649.945’tir ve yapılan istatistiki çalışmalar nüfusun en fazla yüzde 10’ unun okuryazar olduğunu göstermiştir. Bu oranın hemen hemen tamamı erkek, çoğunluğu bürokratve gayrimüslimlerden oluştuğu görülmektedir. Üstelik bu okuryazarlık, genelde entelektüel derinlik içermeyen, çoğunluğu en basit halde okuyabilme ve yazabilme düzeyindedir. Bu kahredici durumun başat nedeni ise, Arap harflerinin Türkçe sözcüklerin yapısındaki seslerle uyumsuzluğudur.
"ATATÜRK, ALFABE DEĞİŞİMİNİ ZORUNLU BİR İŞ OLARAK GÖRDÜ"
Öteden beri Türk Dili üzerine çalışmalar yapan ATATÜRK sorunu ve nedenini net olarak bilmekte, toplumsal cehaletin ortadan kaldırılması için ALFABE (ABECE) değişikliği yapılmasının zorunlu ilk iş olduğunu görmektedir. Bu nedenle, ivedilikle Latin Alfabesini eklenen yeni harflerle (ç, ğ, ö, ş, ü) Türkçe ses yapısına uyumlu hale getirerek Türk Abecesini hazırlatmış ve 1 Kasım 1928’ de kararlı bir şekilde Harf Devrimini gerçekleştirmiştir.
"EĞİTİM ÜLKE GÜNDEMİNİN BAŞINDA YER ALMIŞTI"
Harf Devrimi ile; daha Milli Mücadele döneminde, hem de en zor günlerde (15-21 Temmuz 1921) Maarif Kongresi toplayarak öğretmenlere Kemalist Devrim’in hedeflerini gösteren ATATÜRK önderliğinde, Millet Mektepleri, Gece Kursları, Gezici Kurslar açılarak okuma – yazma seferberliği başlatılmıştır. 16 - 45 yaşları arasında olanların kurslara katılmaları zorunlu kılınmış, işyerlerinden hastanelere, kışlalardan parklara tüm ülke bir okula dönüştürülmüştür. 1923’ te Osmanlı’dan kadınlarda yüzde 0,4, erkeklerde yüzde 7 olarak devralınan, 1927’de en fazla yüzde 10 olduğu saptanan okuyup yazabilen nüfus sadece 8 yılda, 1935’ te yüzde 20’nin üzerine çıkarılmıştır ki, bu bir dünya rekorudur. Çünkü; büyük Devrimci ATATÜRK önderliğinde tarihimizde ilk ve - neyazık ki - son kez eğitim ülke gündeminin başında yer almıştır.
"ANADOLU İNSANI CUMHURİYET İLE YÜZYILLARIN UTANCINDAN KURTULDU"
Okuma-yazmayı kolaylaştırmak, Türk milletinin eğitim ve kültür düzeyini yükseltmek, milli kültürü oluşturmak ve çağdaş uygarlığa yönelmek amacıyla yapılan Harf Devrimi, başarıyla gerçekleştirilmiş ve bu amaçlara ulaşılmıştır. Devrimin 95. yılında ülkemizde okuma yazması olmayanların sayısı artık yok denecek kadar azdır. Anadolu insanı Cumhuriyet ile yüzyılların utancından kurtulmuştur.
Harf Devrimi ile dilini yabancı dillerin boyunduruğundan kurtaran, uluslaşma yolunda en büyük adımı atan, asırlar sonra konuştuğu dil ile yazı dilini birleştiren Türk Milleti, aynı zamanda konuştuğu her sözcüğü aynıyla, ağzından çıkan harflerle yazabilen belki de dünyadaki tek ulus olma şansını da yakalamıştır."
Gözde Kabasakal