Flaş Haber
Kapat

ADD, ATATÜRK'Ü ANDI

Atatürkçü Düşünce Derneği Edirne Şubesi, Atatürk Haftası dolayısıyla düzenlediği etkinlikte, Atatürk'ün sevdiği yemekleri konuklarına ikram ederek, Atatürk'ü andı. ADD Edirne Şubesi Başkanı Celil Özcan, "Son dönemlerde hemen bütün devlet yöneticileri işlerine geldiğinde “İzinde” olduklarını söylediler, övgüler düzdüler, gün geldi özdeyişlerini, gün geldi devasa posterlerini kullandılar, ama hiçbiri antiemperyalist, tam bağımsızlıkçı, inançlı Atatürkçüler, cesur ve kararlı devrimciler ol(a)madılar" dedi.

ADD, ATATÜRK'Ü ANDI

Atatürkçü Düşünce Derneği Edirne Şubesi, Atatürk Haftası dolayısıyla düzenlediği etkinlikte, Atatürk'ün sevdiği yemekleri konuklarına ikram ederek, Atatürk'ü andı. ADD Edirne Şubesi Başkanı Celil Özcan, "Son dönemlerde hemen bütün devlet yöneticileri işlerine geldiğinde “İzinde” olduklarını söylediler, övgüler düzdüler, gün geldi özdeyişlerini, gün geldi devasa posterlerini kullandılar, ama hiçbiri antiemperyalist, tam bağımsızlıkçı, inançlı Atatürkçüler, cesur ve kararlı devrimciler ol(a)madılar" dedi.

Emre SEDEF
Emre SEDEF
12 Kasım 2023 Pazar 10:00
ADD, ATATÜRK'Ü ANDI


Atatürkçü Düşünce Derneği Edirne Şubesi, Atatürk Haftası dolayısıyla dernek binalarında düzenledikleri etkinlikle, Atatürk'ü anadar. yad ettiler.

ADD Binasındaki etkinlikte, dernek üyelerinin katkılarıyla Kuru Fasulye, pilav, üzüm hoşafı ve turşudan oluşan menü etkinliğe katılanlara ikram edildi.

Ardından ADD Edirne Şube Başkanı Celil Özcan, Atatürk Haftası dolayısıyla basın açıklamasını okudu. Özcan açıklamasında şunlara yer verdi:

"Ülkemizin kurtarıcısı, Türkiye Cumhuriyeti Devletimizin kurucusu değişmez önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ü Yitirişimizin 85. yılında minnetle, şükranla, özlemle, saygıyla anıyoruz.
Onur ve gururla 100. yaşını kutladığımız, tarihin en büyük devrimlerinden biri olan Türk Devrimi’nin ürünü Laik Türkiye Cumhuriyeti’ni, huzur ve refah içinde yaşatmak, “Şeyhler, dervişler, müritler, mensuplar memleketi” olmamasını sağlamak, “Türk İstikbalinin Evladı” olarak vazgeçilmez görevimizdir.

Son dönemlerde hemen bütün devlet yöneticileri işlerine geldiğinde “İzinde” olduklarını söylediler, övgüler düzdüler, gün geldi özdeyişlerini, gün geldi devasa posterlerini kullandılar, ama hiçbiri antiemperyalist, tam bağımsızlıkçı, inançlı Atatürkçüler, cesur ve kararlı devrimciler ol(a)madılar. Başarıları gözlerinin önünde duran Atatürkçü Düşünce Sistemi’nin Karma Üretim Ekonomisini terk ettiler, Batı Emperyalizmi’nin “Küreselleşme” adıyla pazarlayıp “Serbest Piyasa Ekonomisi” diye yutturduğu neoliberal politikalara tutsak oldular. Özelleştirme güzellemeleriyle Cumhuriyetin bütün fabrikalarını sattılar, üretim tesislerini yok ettiler. Bankalar ve sigorta şirketlerimiz yabancıların eline geçti, tarım ve hayvancılığımız bitirildi. Eğitim sistemimiz dinselleştirildi. Sağlık sistemimiz toplumcu, kamucu olmaktan çıkarıldı, hastanelerimiz ticarethane, hastalarımız müşteri olarak görüldü. Yargımızın bağımsızlığı kâğıt üzerinde kaldı.

Türkiye; 1930’larda uçak üretip ihraç eden bir sanayi ülkesi, kendini doyurabilen dünyanın yedi ülkesinden biri iken uçak, gübre, aşı, ilaç, silah, şeker, kâğıt, buğday üretemez, anneler çocuklarına süt içiremez, öğrenciler barınamaz, aileler geçinemez duruma düştü. Dış Ticaret Açığı tavan yaptı.

Cari Açık kapatılamıyor. Körfez diktatörlerinden Londra bankerlerine kapı kapı dolanıp para arıyoruz. Mafya babaları, uyuşturucu baronları memleketimizde cirit atıyor. Sınırlarımız kevgire döndü, milyonlarca sığınmacı kılıklı insanla demografik yapımız tarumar edildi. 1923’de bugünkü karşılığı 450 milyar dolar olan Düyun-u Umumiye borcu ile yola çıkıp tamamını ödeyen devletimiz, 100 yıl sonra yine 450 milyar dolar dış borçla baş başa. Yurttaşımız kul, paramız pul oldu.
Atatürk, milletine güveni, cesareti, ufkun arkasını görme yeteneği ve kararlılığı ile daha yaşarken adını tarihe altın harflerle yazdırmış, düşmanlarının ve karşıtlarının bile hayranlığını kazanmış, gerçek bir dahi, büyük bir komutan, antiemperyalist, antikapitalist ve tam bağımsızlıkçı bir devlet adamı, tartışmasız büyük bir devrimcidir.

Atatürk, mücadelesiyle, ideolojisiyle ve eserleriyle sadece Türk Ulusu için değil, dünya ve özellikle bölgemiz için de değeri her geçen gün daha iyi anlaşılması ve örnek alınması gereken çok büyük bir önderdir. İdeolojisi Kemalizm (Atatürkçülük, Atatürkçü Düşünce Sistemi), çağını aşmış, gelecekte de geçerli olduğunu kanıtlamıştır. Milyonlarca yurttaşımızın son olarak 29 Ekim 2023’de gece yarısına kadar her fırsatta akın akın Anıtkabir’e koşmaları boşuna değildir.

İç ve dış olumsuz güçlerin; Aydınlanma Devrimleri’nden, Laik Cumhuriyet’ten, Ulusal Birlik’ten, özgüvenden yoksun bırakmak için 100 yıldır çabaladıkları Türk Ulusu, hiç kuşkusuz Atatürk’ün akıl ve bilim yolunda aydınlık geleceğine yürüyecektir.

Atatürkçü Düşünce Derneği olarak, tarihin en büyük devrimcisi Büyük Atatürk’ü aramızdan bedenen ayrılışının 85. yılında saygı ve özlemle anıyoruz, en yüksek sesimizle “Yeniden Kemalist Devlet, Yeniden Laik Cumhuriyet” diyoruz. Siyaset kurumunu ve Ulusumuz’u sesimize sahip çıkmaya çağırıyoruz.

Yavuz Göktaş

Son Güncelleme: 12.11.2023 01:22
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.