Sıcağın göbek taşından kanatlanınca su kuşları
İçim titrer yaza doğru akıyorsa dereler
Sıkıntılı bir iç deniz yüreğimde yangın
Yaya, doğru Aya şu anda aklım
Fırtına öncesi bir suskunluk her adım
Toprak titrer göz ucuyla sallanır dallar
Sabrın taştığı bir gölet telaşında
Akıtma yerken sollandım
Gandi geliyor aklıma, tuz yürüyüşü
İngiltere bir zırhlı kartal pençesi sömürge
Çekip gidiyor yayan yapıldak
Barış tabancası yokken savaşır
Vizeli N.T
Her ayın son cumartesi günlerinde gerçekleştirdiğimiz Ozan Ağacı bu yıl da yeniden başladı.
Yine “Edirne Lisesinden Yetişenler Lokali bize bir kez daha kapılarını açtı.
O gün yağmurluydu hava . Hiç dinmedi mübarek!..
Ona rağmen başlattık yine bir araya gelindi.Sayımız azdı ama biz yine dinlenceyi başlattık. Yine şiirler okundu, yine şarkılar söylendi…
Bu buluşmaların herkese açık olduğunu bir kez daha anımsatmalıyım. Mutlaka şiir okunması gerekli değil. İsteyen okur, isteyen dinler…. Şubatta’da ikinci buluşmayı gerçekleştirdik. Kırklareli’den de konuklarımız vardı
---------------
Karaağaç’ta kültüre katkı…
Emekli akademisyen. Mevlüt Yaprak biriktirdikleri orada bir çatı altında bir araya getirdi. Varsıl bir kitaplık oluşturdu:Karaağaç-Sahaf koydu adını. Çok kolay bir yerde.Bir ara uğradık. Kitaplar konularına ve harf sırasına göre tanzim edilmiş oda oda. Kayıtları yapılmış. Yani hemen bulunabilecek durumda. Orda yaşayan halk ve üniversite öğrencileri için bulunmaz bir nimet.Okumak için yada satın almak Çoğu ikinci el…
Önerim mutlaka uğrayın, görün ve yaşayın.
Kendisine başarılar diliyor, bereketli olmasını istiyorum.
Kolay gelsin Mevlüt Yaprak…Kendisi de şiir ve düzyazı yapıtlarıyla o yolun yolcusu.Kitaplığın hizmete açıldığını da belirtmeliyim.
-----------------
Geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi bir çok yayınevi ve yine bir çok ünlü yazar fuarı şereflendirecek. Onur konuğumuz Emre KONGAR
Edirne Belediyesinin bu ve benzeri Kültür etkinlıkleri olağanüstü bir gayretin özveri örneği. Halkımızın ve özellikle öğrencilerin ilgileri beklenir. Vesileyle Başkan Recep Gürkan’ı içtenlikle kutluyorum.
Son iki fuarda ben de bulunmuştum. Bu yıl elimde kitap kalmadığı için orada olmayacağım. Ancak ve elbette ziyaretlerim olacak…
--------------------------------------
Bu etkinliklerin hepsi anı oldu. Şiir günlerini zamanında ve yerinde gerçekleştirilemedi; korona olayı çıktığında beri. Ama geçmişte kalsa bile bu anı parçaları bizim için unutulmazlar arasında. Şimdilerde aynı hastalığın başka bir versiyonu kasıp kavurmakta dünyayı.
Aşı tek çare ya da çözüm olduğu halde bazı üstün zekalıların bu ilaca karşı çıkışlarına hayret etmemek mümkün mü? Bu tavır bu çağda olacak iş mi? Bireysel olsa “Ne yaparsan yap” denebilir. Ama bu olay toplumsal. Yani insandan insana bulaşmakta. Herkes aklını başına toplasa iyi olur, olur değil zorunluluk.
Bilim ve tıp ne derse bunu yapmak zorunda olmamız bir kurtuluştur. Başka çözüm yolu şimdilik yok…