“İSMAİL KAYMAZ YAZAR”
Yazarların ülkenin geleceği konusunda düşünceleri şöyle:
“Ben 2019 yılında siyasi tablonun değişebileceği kanısındayım. Çünkü mevcut başkanlık sisteminde yüzde elli artı bire ihtiyaç var. Bu sistem Cumhurbaşkanının yıllardır biriktirdiklerini yitirmesine neden olabilir. İki turlu seçim sisteminde eğer ilk turda Cumhurbaşkanlığı seçiminde çoğunluğu yakalayamazsa, ikinci turda hayal kırıklığı yaşayabilir. Zira önümüzdeki siyasi yelpaze değişiyor Meral Akşener siyasi parti olarak katılacak. CHP etkin bir muhalefet olarak varlığını sürdürüyor. Bu arada dış politika da bizi zorluyor. Ülkede tutarlı bir dış politika olmadığı son günlerde daha da açığa çıktı. Çevremizdeki ülkelerle sorunlarımız var. İçteki siyasetle birlikte dış siyasetin de aleyhimizde seyrettiğini, bunun vize krizi ile iyice ortaya çıktığını görüyoruz.
“TRAKYA'DA CHP AĞIRLIKTA”
Trakya'nın CHP'yi seçiyor olması Edirne'nin bazı hizmetlerden mahrum kalmasına da neden olmuştur. Buradaki kervansaray dahi üç yıldır restore edilemiyor. Burası iktidardan olsaydı kısa sürede biterdi. Edirne sınır kenti. Siyasi tercih nedeniyle Edirne cezalandırılmak isteniyor ” dedi.
“AHMET YAVUZ EMEKLİ GENERAL”
“Ülkenin geleceği konusunda doğru bir yönetim olursa, halk olarak, karşılaştığımız tehlikeleri doğru değerlendirirsek. Akıllı ve bilimi egemen kılabilirsek ülke düzlüğe çıkar. Türkiye'nin geleceğinden endişe duymuyorum. Bu arada içimizde bizleri endişeye düşecek gelişmeler var. Bilindiği gibi çevremiz ateş çemberi gibi bunları çok iyi tahlil etmemiz lazım”
“TEĞMEN MEHMET ALİ ÇELEBİ CHP PARTİ MECLİSİ ÜYESİ”
“Ülkemizin geleceği şu anda 2019 yılında yapılacak seçimlere kilitlenmiş vaziyette. Gerek dış gerekse iç politikada büyük sıkıntılar var. Bunlara çözüm bulacak bir siyasi irade yok. Çünkü devlet düzeni açısından kurumlar çökertilmiş durumda. Bizlerin orduda atılmasından sonra FETÖ mensupları geldi. Ardından darbe girişimi oldu . Daha sonra OHAL süreci döneminde kurumlarda yapılan tahribatlar on binlerce kişinin işinden atılması süreçleri ile devlet kurumları dejenere olmuş durumda. Bir satranç tahtasını düşünün çeşitli taşlar vardır. Bugün ise sadece şah var. Dış politikadaki yanlış söylemler ve uygulamalar ülkeyi bu duruma getirdi. Atatürk döneminden bu yana yaşamadığımız olayları yaşıyoruz. Ecevit eleştiri konusu yapılıyor. Ülkede şu anda halkı kutuplaştırıcı siyaset uygulanıyor. Benden- senden politikası uygulanıyor. Bunun çıkış yolu iktidarın değişmesidir”
“ALİ TÜRKŞEN, SAS KOMANDOSU”
“Ülkemizin kırmızı çizgisi en önemli milli konulardan biriydi. Bugün Yunanlılar kendilerin ait olmayan adaları işgal etti ayrıca bu adaların silahlandırılması komşuluğa yakışmayan bir davranış ve ülkemiz açısından tehlikedir. Bu tavır anlaşmaları da ihlal anlamına geliyor. buna hükümetin acil olarak önlem alması Casinoslot lazım. Bakıyoruz her gün politika değişiyor. Eski Başbakan Davutoğlu'nun Stratejik Derinlik politikasına kapıldılar, şimdi de geri çıkmaya çalışıyorlar. Şu anda hiçbir komşusu ile dostluğu olmayan , çatışma alanını dönmüş, batıda Yunanistan tarafından kuşatılan bir Türkiye söz konusu, Allah milletimize sabır versin.”
“CUMHURİYET YAZARI ORHAN BURSALI”
“ Gençlerimiz arasında edebiyat öncelikli bir alandır. Burası iyi bir besleme yeridir.Edebiyat, bilim insanı kültürel açıdan besler. Kitap besler. Bu bakımdan, gençlerimiz okusunlar da edebiyat okusunlar incele faslı daha sonra geliyor. Türkiye'de okur yazar oranı yeterli değil evrensel değerler bunu gösteriyor. Gelişmiş ülkelerde okur onsa bizde bu oran sıfır beş gibi. Okuyucu sayısını artırmak için ülkede özel politikaların uygulanması lazım. Hükümet teşvik etmeli kolaylık sağlamalı. Buna rağmen ülkemizde kitap yasakları var hatta basılmayan kitaplar yasaklanıyor. Siyasi iktidarların kitabı bir bomba gibi gördükleri bir ortamda kitap okur sayısını beklemek te çok odğru olmaz. Bu koşullarda okuyucunun gerilemesini normal karşılamak lazım. İnsanlar acaba benim evimi de basarlar mı diye evlerindeki kitapları imha ettiler.Ülkenin siyasi coğrafyası , yönetim ahlakı demokratikleşmediği sürece bir bo zorluğu yaşayacağız. Yine de umutsuz olmamak lazım her baskının bir sonu vardır. Galiba iki üç yıl içinde sona ulaşacağız beklentisi içindeyim” dedi
“GÜRDAL MUMCU”
“Siyaset ülkeleri, toplumu yönetme sanatıdır. Bu bilindiği gibi at yöneten sözcüğü seyisten gelir. Bizim toplum idealimiz bu ülke kurulduğu zaman neredeydi , şimdi nerede. Bugünkü siyaset anlayışı ülkeyi çağdaşlıktan uzaklaştırıyor. Ülkemiz ortaçağa doğru gitmektedir. Eğitim bilimsel olmaktan uzaklaşıyor.kültür sanat edebiyat yok sayılıyor. Halka bilgi vermesi gereken gazetecilik büyük baskı altındadır. Gazeteciler hapse atılmaktadır. Siyasetçilerimiz hapse atılmaktadır. Bu halkın iradesini yok saymak demektir.Bu demokrasi için uygun değildir. Besleme basın çoğalmıştı. Ben gelecekten umutluyum bu engelleri aşacağımıza inanıyorum. Halkın sağ duyusuna inanıyorum.Bu demokrasi ile gerçekleşecektir”
“ALİ TOPUZ CHP ESKİ GENEL SEKRETERİ”
“ Ülkede durum ne kadar kötü olursa olsun yine meselelere olumlu bakmak orada çözüm aramak gerekir.Bugün ülkemizin ciddi iç ve dış sorunları bulunmaktadır. Bu sorunların birlikte çözümü esas olmalıdır.Bu yönde çözüme ihtiyaç bulunmaktadır.Cumhurbaşkanı üslubunu değiştirmezse, ortak akla dayılı bir yönetim tarzını , bu döneme özgüveni bir anlayışı ortaya koymazsa korkarım sorunlar içinden çıkılmaz boyuta ulaşır. Seçimde kimin Cumhurbaşkanı olması önemli değil. Önemli olan ülkeyi yönetenlerin Cumhurbaşkanından başlayarak, ülkenin birlik ve bütünlüğünü demokratik kurallar içinde, Atatürk'ün vaktiyle milli mücadeleden sonra kurduğu temel üzerinde oluşan devlet politikası ve rejim yapısıyla sürdürmek olmalıdır. Bu maalesef günümüzde terk edilmek isteniyor. Ülkemize başka bir rejim getirildi. Bu ülkeyi felakete sürükler en kısa sürede cumhuriyetin temel nitelikleri etrafından Atatürk7un kurduğu temel üzerinde onun anlaşışı doğrultusunda çözecek bir anlayışın hakim olması lazım”
Emre SEDEF
16 Ekim 2017 Pazartesi 10:08